bu basit portal içinde tüm dünyanın bilgisini ulaşabilir kılacağını iddia ediyor. | TED | الذي، ومن خلال هذه البوابة البسيطة يدّعي أنه يُمّكن من الوصول إلى كل المعلومات في العالم. |
İnsanların, kendilerini ve böylece besin kaynağımızı ve gezegeni yok etmesine engel olmak için olduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | يدّعي أنه بهدف منع البشر من تدمير العالم وأنفسهم، وبالتالي مصدر غذائنا |
Vampir olduğunu söyleyen birinden bir sürü mesaj almış. | Open Subtitles | ماذا؟ صندوق الرسائل ممتلئ من شخص يدّعي أنه مصاص دماء |
Grubumda Şeytan olduğunu söyleyen biri var. | Open Subtitles | هنـاك مريض في مجموعتي حـاليـا يدّعي أنه الشيطـان. |
Yetişkin birinin yiyeceği yemeği çocuk yiyecekmiş gibi dilimleyen... ve doktor olduğunu iddia eden birinin Trent'i ziyaret ettiğini de biliyoruz. | Open Subtitles | ونعرف أيضا أن ترنت كان يزوره وبشكل شبه حصري رجل يدّعي أنه طبيب, رجل أنا أعتقد بأنه قطع طعام رجل راشد |
Aynı şeyin yalan detektörü olduğunu iddia eden biri için de söylenebileceğine eminim. | Open Subtitles | ولكني متأكداً أنه يمكن قول الشيء نفسه بالنسبة لشخص يدّعي أنه كاشف للكذب |
Gabriel, onun için çalıştığını söyleyen bir adamla tanıştım... | Open Subtitles | غابريل , لقد قابلتُ رجلاً يدّعي أنه يعمل تحت إمرته |
Teddy, çevirmeyi icat ettiğini söyleyen adam bu. | Open Subtitles | تيدي، هذا هو الرجل الذي يدّعي أنه اخترع الدوران. |
Sanık kaybettiğini ve bulduğunu şimdi iddia ediyor. | Open Subtitles | المُدّعى عليه فقط يدّعي أنه أضاعهم ثم عثر عليهم |
Yeni Gezegenler Koalisyonu'nun temsilcisi olduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | يدّعي أنه ممثل للتحالف الجديد للكواكب |
- Gelecekten geldiğini iddia ediyor. - Afedersiniz, herkes beni... | Open Subtitles | يدّعي أنه من المستقبل - "هل انتبهتم جميعا" - |
Başta ben de öyle düşünmüştüm ama ihtiyar salak kocam ona aşık olduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | الأحمق السخيف العجوز يدّعي أنه يحبها |
Moriarty ya da Moriarty olduğunu söyleyen birisi seni arayıp, senden bir davaya bakmanı istedi, sen de bakıyorsun. | Open Subtitles | أنه كان ضحية لعملية سطو. (موريارتي),أو شخص يدّعي أنه (موريارتي) اتصل وطلب منك أن تتولى القضية وأنت فعلت ذلك. |
Bu konuşmayı dinleyenler, Yönetici Graham olduğunu söyleyen bu adam bir sahtekar. | Open Subtitles | إلى المستعمين جميعًا، الرجل الذي يدّعي أنه نائب المدير (جراهام) هو شخص محتال |
Problem şu ki, adının Lalo Sardiñas olduğunu söyleyen adamlarınızdan biri bir grup isyancıyla geldi ve devriyelerden gelen olursa evimi yakıp ailemi öldüreceklerini söylediler. | Open Subtitles | المشكلة هي أن أحد رجالك و الذي يدّعي أنه (لالو ساردينا) موجود هناك في الأسفل مع مجموعة من الثوار و إذا وصلت دورية ما... |
Tanrı'nın elçisi olduğunu iddia eden birinin emrindeki suçlular. | Open Subtitles | هم مجرمون يقودهم رجل يدّعي أنه ناطق بإسم الربّ. |
Taylor' un yanı sıra, partide tecavüz olduğunu iddia eden tek kişisin. | Open Subtitles | إلى جانب (تايلر)، أنت الشخص الوحيد الذي كان بتلك الحفلة الذي يدّعي أنه كان هناك اغتصاب |
Söyler misin acaba, neden kameranın önünde kaçırıldığını söyleyen bir çocuk vardı ve... | Open Subtitles | لماذا هناك طفل على الكاميرا يدّعي أنه محتجز رغما عن ... |
Ori adında bazı tanrıları temsil ettiğini söyleyen bir adam. | Open Subtitles | سيد يدّعي أنه يمثل آلهة تدعى الـ((أوراي)) |