ويكيبيديا

    "يرها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • görmedi
        
    • görmemiş
        
    • gören
        
    • görmediği
        
    • göremedi
        
    • görmüyor
        
    • görmemişti
        
    • onu görmediğini
        
    • olucaktı
        
    Kimse onun tuvaleti kullandığını görmedi. Gerçek bu. Kadın sıçmıyor. Open Subtitles لم يرها أحد تذهب للحمامات, هذه الحقيقة انها لا تتبرز
    Evet, olabilir. Ama onu görmedim. Kimse görmedi. Open Subtitles نعم، ربما، لكنّي لم أرها لم يرها أحد، لقد هربت
    Sorsana, kadın dün buraya geldiğinde onu neden görmemiş. Open Subtitles أسألة لماذا لم يرها بالأمس حينما جائت إلى هنا
    Komşularından biri polisi aramış. Kadını iki haftadır gören olmamış. Open Subtitles الشرطة تلقت مكالمة من جارها لم يرها أحد منذ أسبوعين
    Yağmur azaldığında şempanzeler, ekibin daha önce görmediği bir şekilde davranıyor. Open Subtitles عندما ينحسر المطر تتصرّف الشمبانزي بطريقة لم يرها الطاقم من قبل
    Doğrusu, bu Leonardo da Vinci'nin yaptığı İtalya'da sahip olduğumuz en önemli tablo oluyor ve yüzlerdeki muhteşem görüntülere bakın, onları 5 asırdır kimse görmedi.Şu portrelere bakın. TED حسنا،وهذا يحدث لتكون اللوحة الأكثر أهمية لدينا في إيطاليا ليوناردو دا فينشي و أنظرة الي هذه الصور الرائعة من الوجوه التي لم يرها أحد لخمسة قرون
    Yani bir doktor onu hiç görmedi. Open Subtitles مما يعني أن طبيباً لم يرها أبداً
    Yıllardır kimse onu görmedi. Asla bulamazsın. Open Subtitles لم يرها أحد لسنين لن تجدها أبداً
    Bu, 5 gün önceydi. O zamandan beri onu kimse görmemiş. Open Subtitles -هذا كان منذ 5 أيام ، ولم يرها أحد من حينها
    Kimse içeriye girdiğini görmemiş, kadın girişte kayıt yaptırmamış. Open Subtitles لم يرها أحد تدخل من الباب ولم يتم تسجيلها بالاستقبال
    Kocası görmemiş. Dün gece eve dönmemiş. Open Subtitles زوجها لم يرها ، لم تأتي الى منزلها الليلة الماضية
    Telefonuna bakmıyor. gören de olmamış hiç. Sanki hayalet olup kaybolmuş. Open Subtitles إنها لا تجيب على هاتفها ولم يرها أحداً تبدو وكأنها إختفت
    Partide olduğunu gösteren bir kanıtımız yok, onu gören olmamış. Open Subtitles ليس هُناك دليل على وجودها في الحفلة لم يرها أحد
    Gitmiş. Onu cenazeden sonra gören olmamış. Aramaları için birilerini görevlendirdim. Open Subtitles لقد ذهبت ، لم يرها أحد منذ الأمس بعد الجنازة لقد وضعت من يبحث عنها بالخارج
    Burada binlerce dönümlü bir orman arazisi var, kimsenin görmediği yerler. Open Subtitles هنالك آلاف من الفدان بالغابة أماكن لم يرها احد من قبل
    Bir erkek hiç görmediği bir kadın için nasıl heyecan duyabilir ki? Open Subtitles كيف يمكن لرجل الشعور بالإثارة تجاه امرأة لم يرها في حياته؟
    Önce elbiseyi aldı, sonra geri koydu ve kimsenin onu görmediği bir partiye gitti. Open Subtitles أعني, في البداية تأخذ الثوب ثم تعيده إلى مكانه و بعد ذلك تذهب إلى هذه الحفلة حيث لم يرها أحد
    Gözünün önündeydi hâlbuki. - Ama göremedi. Open Subtitles فاتته النتيجة، وكما تعلمين، كانت هنا أمامه، ولم يرها.
    Hikâyesi, onun o saatlerde hep yürüyüşe çıktığı şeklinde. Clerkenwell'in etrafında 2 saat dolanıyor, kimse onu görmüyor, yani... Open Subtitles و بدءاً من اساعة الثامنة كانت تتجول و لمدة ساعتين بعد الساعة الثامنةلم يرها أحد
    Hunter bunları daha önce incelediği hiçbir balıkta veya vatozda görmemişti. Open Subtitles هذه الأشياء لم يرها هانتر في أسماك الشفنين الأخري التي شرّحها
    Kadının kaybını bildiren adam bu sabahtan beri onu görmediğini söylüyor. Open Subtitles أجل، ذلك الرجل يقول بإنها مفـقودة قال بأنه لم يرها منذ الصباح
    Peki insanlar görseydi ne olucaktı? Open Subtitles والحمد لله أنه لم يرها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد