| Kampanyasını yürütmek için seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يتحدث إليك حول ادارة حملته الانتخابية |
| Hadi gel, belediye başkanının yardımcısı seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | هيا, نائب العمدة يريد أن يتحدث إليك |
| - Grace Şerif... seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | - غريس , إنه المأمور - يريد أن يتحدث إليك |
| ama Raymond seninle konuşmak istiyor. - Aman tanrım! | Open Subtitles | لكن ريموند يريد أن يتحدث إليك |
| - Sizinle konuşmak istiyor. - Sana burada olmadığımı söyledim. | Open Subtitles | إنه يريد أن يتحدث إليك - لقد قلت أنا لست هنا - |
| seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يتحدث إليك. |
| Görünüşe göre seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يبدو انه يريد أن يتحدث إليك |
| Sadece seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يتحدث إليك أنت فقط |
| - seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | - يريد أن يتحدث إليك |
| - Charlie seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | تشارلى ), يريد أن يتحدث إليك) ! |
| Fisher da seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | و (فيشر) يريد أن يتحدث إليك |
| Hemen laboratuara gelmeniz gerek. Todd Sizinle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | نريد منك أن تأتي إلى المعمل ِ (تود) يريد أن يتحدث إليك |