| Bunca zaman borçlarını geri ödemiş olmama rağmen hâlâ daha fazlasını istiyor. | Open Subtitles | لقد دفعت له القرض عدة مرات لكن إنه لازال يريد المزيد |
| Ferenc bu toprakları ona hediye etti. Ama hep daha fazlasını istiyor. | Open Subtitles | فيرينيز" أعطاه تلك الأراضى كهدية" ولكنه مازال يريد المزيد |
| Ve daha fazlasını istiyor. | Open Subtitles | ومازال يريد المزيد |
| Stu Wolf şarkı söylediğinde içimde bir şey hep daha fazlasını ister. | Open Subtitles | "عندما يغني "ستو وولف هناك شيء بداخلي يريد المزيد دائماً |
| Jimmy daha fazlasını ister | Open Subtitles | جيمي يريد المزيد يريد المزيد |
| Bir kahve daha istedi, gördün mü? | Open Subtitles | انه فقط يريد المزيد من القهوه ، رأيت؟ |
| Ona ne kadar çok şey versek de, Ulu Büyücü Drago hep daha fazlasını istiyor. | Open Subtitles | لا يكترثوا بما نعطيهم من أموال ، أيُّها العراف العظيم ، (دراجو) دائمـاًَ ما يريد المزيد. |
| Belki daha fazlasını istiyor. | Open Subtitles | ربما يريد المزيد |
| Kanımın tadını aldı ve daha fazlasını istiyor anlamında. | Open Subtitles | لأنه تذوق دمي و يريد المزيد. |
| Ama sadece bir yanım daha fazlasını istiyor. | Open Subtitles | ... أنه فقط جزء مني يريد المزيد |
| Ama kalabalık daha fazlasını istiyor. | Open Subtitles | لكن الجمهور يريد المزيد. |
| - daha fazlasını istiyor. | Open Subtitles | - يريد المزيد من المال . |
| Danny Reyes her zaman daha fazlasını ister. | Open Subtitles | داني رايز دائما يريد المزيد |
| Bir kahve daha istedi, o kadar. | Open Subtitles | يريد المزيد من القهوه، هذا كل شيئ |
| Patron biraz daha istedi. | Open Subtitles | - الرئيس يريد المزيد من الخرسانة. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 