Hayır, bence daha kötü oluyor. | Open Subtitles | أيمكننا رجاءً الذهاب؟ لا أعلم كيف يحدث هذا أعتقد أنه يزداد سوءاً |
Durumu daha kötü bir hâle getiriyorsun! | Open Subtitles | لماذا تستمر في حك جسدك؟ الأمر يزداد سوءاً |
Karın ağrısı Gittikçe kötüleşiyor. Morfini iki katına çıkarmalıyız. | Open Subtitles | ألم البطن يزداد سوءاً احتجنا لمضاعفة المورفين |
Normalin yirmide biri, daha da kötüye gidiyor! | Open Subtitles | إنه طبيعي بنسبة 1إلى 20 و يزداد سوءاً عظيم إنه هنا |
Sonraki gün de boynum. O günden beri hep kötüleşti. | Open Subtitles | . وبدأت حالة عنقي اليوم التّالي . والأمر يزداد سوءاً مذ ذاك الحين |
Hasta kötüleşiyor ve kafanız karışık. | Open Subtitles | أن المريض يزداد سوءاً إنكم حائرين |
Gittikçe daha kötüleşiyor. Çok kötü. | Open Subtitles | الأمر يزداد سوءاً فسوءاً |
Radyasyon kötü hale geliyor ve insanlar yukarıda ölüyor. | Open Subtitles | الإشعاع يزداد سوءاً والناس تموت بالأعلى |
Bakın Teğmen, adamlarınız nasıl bir işe girişiyor bilmiyorum, Ama durumuz giderek kötüleşiyor. | Open Subtitles | إننا في الشارع الرئيسي - شكرا أيها الملازم إن وضعنا يزداد سوءاً - |
Bugün bundan daha kötü haber olmaz diyordum. | Open Subtitles | أعتقدت أن هذا اليوم لا يمكن أن يزداد سوءاً |
Ve sinirlenmeyi bırakın, sadece daha kötü olacaktır. | Open Subtitles | و توقف عن أكل هذا سوف يزداد سوءاً |
Ve sinirlenmeyi bırakın, sadece daha kötü olacaktır. | Open Subtitles | و توقف عن أكل هذا سوف يزداد سوءاً |
Dört gündür böyle. Gittikçe kötüleşiyor. | Open Subtitles | إنّه هكذا منذ أربعةِ أيّام، والوضع يزداد سوءاً |
Ve Gittikçe kötüleşiyor. Neredeyse bir adamı öldürüyordu. | Open Subtitles | و هُو يزداد سوءاً في كُل وقت و كان علي وشَك قتل رجُل. |
- Göğsümdeki acı Gittikçe kötüleşiyor. | Open Subtitles | ،الألم في صدري إنّه يزداد سوءاً |
Oteldeki insanların neredeyse üçte biri bulaşıcı halde ve her dakika daha da kötüye gidiyor. | Open Subtitles | حوالى ثلث الناس اصيبوا بالأعراض والأمر يزداد سوءاً |
Serebrospinal sıvı testinde enfeksiyona rastlanmadı ve baş ağrısı kötüye gidiyor. | Open Subtitles | كان السائل النخاعيّ سلبيّاً للعدوى، والصداع لديه يزداد سوءاً |
Kendisinin tehlikeli olduğunu biliyor ve kötüye gidiyor gibi. | Open Subtitles | فهو يعي أنه يمثل خطراً و يبدو أنه يشعر بأنه يزداد سوءاً |
Sonraki gün de boynum. O günden beri hep kötüleşti. | Open Subtitles | . وبدأت حالة عنقي اليوم التّالي . والأمر يزداد سوءاً مذ ذاك الحين |
Hasta kötüleşiyor ve kafanız karışık. | Open Subtitles | أن المريض يزداد سوءاً إنكم حائرين |
Her gün biraz daha kötüleşiyor. | Open Subtitles | الأمر يزداد سوءاً كل يوم. |
Radyasyon kötü hale geliyor ve dışarıda insanlar ölüyor. | Open Subtitles | الإشعاع يزداد سوءاً الناس تموت بالأعلي |
Şöyle ki giderek kötüleşiyor. | Open Subtitles | حسناً , إن الأمر يزداد سوءاً.ـ |