ويكيبيديا

    "يزود" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sağlar
        
    • temin
        
    • bilgi veren
        
    • tedarik
        
    • sağlıyor
        
    • sağlayacak
        
    • sağlamaktadır
        
    Ve alglar mercana şeker verir, ve mercan da alga besin ve korunma sağlar. TED والطحلب يزود المرجان بالسكر والمرجان يزود الطحلب بالمادة الغذائية والبروتين
    Efsaneye göre kalbin saflığı için büyük güç sağlar. Open Subtitles الأسطور تقول بأنه يزود قوة كبيرة لصافي القلب
    Gizli bilgi veren kişi anlamına gelir ki bu da bir cinayeti çözmek için bilgi temin eder manasına gelir. Open Subtitles تعني مصدر بلاغ موثوق مما يعني يزود بمعلومات لحل القضايا
    Bize şantiyedeki güvenlik ile ilgili el altından bilgi temin etmesini söyledim. Open Subtitles ما فهمت انه يزود حراس غير رسميين الى موقع البناء
    Her şeyi tedarik eden bir adam! Open Subtitles هذا الرجل يستطيع ان يزود.. ويزود.. ويزود
    Jack Bauer içeride, CTU'nun kurtarma operasyonu için keşif sağlıyor. Open Subtitles باور بالداخل يزود الوحدة بمعلومات إستطلاعية لــبدء مهمة إنقاذ للرهائن
    Büyük AC jeneratörleri tüm fuarın elektriğini sağlayacak ve böylece kurduğu sistemin büyük ölçekte de çalışabildiğini ispatlayacaktı. Open Subtitles مولده للتيار المتردد كان يزود المعرض بالكامل بالكهرباء وبذلك اكد بأن نظاممه يمكنه ان يعمل علي نطاق ضخم
    Bay Naylor, Tütün Araştırmaları Akademisi'ne maddi desteğini kim sağlamaktadır? Open Subtitles السيد نايلور، من يزود التأييد المالي لـ أكادمية دراسات التبغ
    6 metre genişliğindeki kanadı, diğer küçük balıklar için koruma sağlar. Open Subtitles اللخمة البصرية تأكل العوالق فقط جناح الـ 6 أمتار يزود الأسماك الأخرى بالحماية
    El işçiliği oluşumu, el yapımı ürünlerin gerçeklik olgusunu sağlar ve günümüz teknoloji odaklı endüstriyel dünyanın eksikliği bu. Open Subtitles خلق حرفيات , ومنتجات يدوية يزود الحرفيين بالمصادقة على المشاعر التي يفتقدونها اليوم
    Fener, eğik ışık sağlar, böylece yansıtıcıdan çıkan ışık belli bir açıyla tekrar kemiğin üzerine düşer bu da kemik üzerindeki mikro çiziklerin harika bir şekilde ortaya çıkmasına neden olur. Open Subtitles الفانوس يزود إضائةً منحرفة تقفز فوق عواكس الزاوية , وتعود للعظام وهذا رائع لتحديد الخدوش
    Bu yoğun, siyah duman burada yaşamı mümkün kılan kimyasal enerjiyi sağlar. Open Subtitles ذلك الدخان الكثيف يزود الطاقة الكيميائية التي تجعل الحياة مُمكنةً هنا.
    Trigger silahı, ramsey scott ı... ..gerçekten öldürmek isteyen birisi için temin etti. Open Subtitles الزناد.. كان يزود السلاح لشخص ما الذي من الواضح كان يطلب الموت لرامزي سكوت
    Bunun için gerekli olan malzemeleri General'e kim temin ediyor? Open Subtitles ...ومن يزود اللواء بالوسائل اللازمة لتحقيق النصر؟
    En başından beri McLeod'a bilgi veren sendin. Open Subtitles أنت من كان يزود (ماكلود) بالمعلومات طيلة الوقت
    Daha da iyi olmak üzeresin çünkü Sutter'a bilgi veren kişiyi bulduk. Open Subtitles أنا على وشك تحسينه لأننا وجدنا الرجل الذي يزود (سوتر) بالمعلومات
    Malı kimden tedarik ettiğini söyle. Open Subtitles أخبرنا , من يزود البضاعة ؟
    Yedek jeneratör devreye girdi ama yalnızca ana kontrolleri ve süper bilgisayarı çalıştıracak kadar enerji sağlıyor. Open Subtitles . المولد الكهربائى الاحتياطى جاهز . يمكنه أن يزود الكمبيوتر الرئيسى
    Beni yörüngeye sokacak yeterli itiş gücünü sağlayacak. Open Subtitles الذي يجب أن يزود بدفعة كافية لإرسالي إلى المدارِ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد