Ve o yalnız değildi, ona yardım edecek arkadaşlara sahipti. | Open Subtitles | ولم يكن وحده ، لقد كان لديه أصدقاءه الذين يساعدوه |
Eğer istersen tüm adamlarını ona yardım etmesi için gönderebilirsin. | Open Subtitles | بل ويمكنك أن تجعل كل رجالك يساعدوه لو هذه رغبتك |
Ağır bir felç geçirdikten sonra, onun yaşlanmayan ruhu, bedenindeki değişimleri hassasiyetle izliyor ve ona yardım edenlere minnettar. | TED | بعد جلطة دماغية سيئة جدًا. شاهدت روحه دائمة الشباب التغيرات في الجسم بشفافية، وهو مُمتن للناس الذين يساعدوه. |
Madem ailesi yaşıyor, yardım etmeliler. Kural böyledir. | Open Subtitles | عليهم ان يساعدوه طالما انهم موجودون هذا بالشيء الطبيعي |
Neden arkadaşları bizim yerimize ona yardım etmiyorlar? | Open Subtitles | اذا كان لديه أصدقاء فلم لم يساعدوه عوضاً عنا؟ |
Neler oluyor? Az önce bir fizikçi beni vurdu. Üstelik yeni elemanlar da ona yardım ediyor. | Open Subtitles | أطلق فزيائيّ النار عليّ، والموظّفون الجدد يساعدوه |
Dayın, binaları yıkmada ona yardım edecek başkalarını bulabilir. | Open Subtitles | عمك يستطيع أن يحد عمالا يساعدوه في تدمير المباني |
Onu takip edebileceklerine veya yardım edebileceklerine inanıyorum. | Open Subtitles | أنا أراهن أنهم يمكنهم أن يتتبعوه أو يمكن أن يساعدوه. |
Gidin ve ona yardım için birkaç adam bulun. Acele edin! | Open Subtitles | إذهب وأحضر بعض الرجال لكي يساعدوه ، أسرع! |
Aramana yardım etmeleri için yanına birkaç muhafız al. | Open Subtitles | أجعل بعض الحراس يساعدوه بالبحث |
Yahudi avukatları yardım edemez artık. | Open Subtitles | محاموه اليهود لايقدرون ان يساعدوه الان |
Erkeğin de içinde olduğu çekirdek ailenin tuhaf bir versiyonunu yaratmak için onlara yardım ediyorlar. | Open Subtitles | ...وهم يساعدوه .في انشاء هذا النسخة من العائلة الغريبة .وهو في مركز الاهتمام |
Sadece savaştan sonra kendisine yardım edebilecekleri kurtardı! | Open Subtitles | لم ينقذ (فيك) سوى الذين يمكن أن يساعدوه بعد انتهاء الحرب |
yada en azından yardım etmeyi deneselerdi ? | Open Subtitles | او على الاقل يساعدوه |
Şimdi ona yardım etmek için kıllarını kıpırdatmayacaklar. | Open Subtitles | الان لا يرضون أن يساعدوه |
Jasmine, babana yardım etmeye çalışıyorlar. | Open Subtitles | يا (ياسمين) , عليهم أن يساعدوه |