Neler olduğunu bilmiyorum ama jakuzime sıva parçaları düşüyor. | Open Subtitles | أنا لا أعلم مايحدث هنا لكن لدي بعض الجص يسقط في الجاكوزي |
Savaşta her zaman en zayıf olan düşüyor zaten. | Open Subtitles | إنه دائماً ضعيف الذي يسقط في بداية المعركة . |
Ateş Gelincikleri suya düşüyor ve bükme tarihindeki en hızlı nakavtla rekor kitaplarına geçiyorlar. | Open Subtitles | فريق "فاير فيريتس" يسقط في الماء ليدخل كتاب الأرقام القياسية كأسرع خروج في تاريخ بطولة الإخضاع |
-Bir göle düşüp boğulabilir. -Bekleyemez miyiz? | Open Subtitles | يمكن أن يسقط في بحيرة و يغرق - ألا يمكننا الانتظار؟ |
Denize düşüp köpekbalıklarına yem olacak. | Open Subtitles | سوف يسقط في البحر وتأكله أسماك القرش |
Suya düşürmeyin sakın. | Open Subtitles | لا تدعه يسقط في الماء |
Suya düşürmeyin sakın. | Open Subtitles | لا تدعه يسقط في الماء |
Yağmur böyle yağdığında oluklar her defasında düşüyor. Dışarı çıkıp tekrar yerine, çiviliyorum. | Open Subtitles | المزراب يسقط في كل مرة تمطر فيها، وكماتعرفأصعدللأعلى... |
Birisinin donmuş yoğurdunun içine düşüyor. | Open Subtitles | يسقط في زبادي أحد ما |
Paris'te bir tren peronundan düşüyor. | Open Subtitles | يسقط في وجهِ قطارٍ قادمٍ في (باريس). |
Kit beni pasif olmakla suçluyordu ben de nehre düşüp boğulmasını ve bunu seyretmeyi istiyordum bazen. | Open Subtitles | "أتهمني (كيت) بأنني أجاري الوضع ليس ألا" "بينما كنتُ أتمنى أحياناً أن يسقط في النهر و يغرق لأتمكن من مراقبته" |