"يسيرون" - ترجمة من عربي إلى تركي

• yürüyen
• gidiyorlar
• yürüyor
• yürüyorlar
• dolaşan
• yürürler
• ilerliyorlar
• yürürken
• yürüyebiliyorlar

Kapımın önünde yürüyen insanlara katlanamıyorum.
لا يمكنني تحمّل الناس الذين يسيرون أمام بابي.

Yol kenarında yürüyen insanları almam için kiraladılar.
عملي هو أن ألتقط الناس الذين يسيرون على الطريق

Dışarıda makineleşip, hayatın deviniminde kaybolup gidiyorlar.
أما في الخارج فهم تائهون ومبرمجون, يسيرون كيفما اتفق لكسب لقمة العيش

Bir grup adam, kendilerini bıçaklarla keserek sokaklarda yürüyor.
مجموعة من الرجال يسيرون عبر الطرق يطعنون أنفسهم بالسكاكين.

Fakat sınıfıma girdiklerinde arkadaş oluyorlar, eve birlikte yürüyorlar, ödevlerini birlikte yapıyorlar.
ولكن عندما يدخلون فصلي فهم يكوّنون الصداقات، يسيرون إلى بيوتهم معًا، ويقومون بواجباتهم المدرسية معًا.

Sen.. Sen... Ortalıkta dolaşan birçok aptala göre daha fazla manevi değere sahipsin.
لديك روحانية أكثر من نصف الرجال الذين يسيرون بالخارج متشحين بالأثواب

Bunu pek fazla kişi bilmez ama, insanlar etrafta olmadığında rakunlar iki ayaklarının üzerine kalkıp yürürler.
الان بما انه معلوم قليلا جميع الراكون و يسيرون على قدمين عندما يكون البشر غير موجودين

Yarışçılar, bu ormanın ortasındaki gayet dengesiz görünümlü, külüstür köprüye doğru ilerliyorlar.
مسابقونا يسيرون بشكل باسل للأمام خلال هذه الغابة الكثيفة عبر طريقهم إلى هذا الجسر المتهالك والغير مستقر

Ve aşıklar caddede yürürken, Mısır'da ya da Tunus'ta bir kalabalık duygusal bir etkilenmeye derin bir iç içe geçişe yakalandıklarında bunu görürüz.
وشاهدنا الاحباب عندما يسيرون في الشارع, حيث الجماهير في مصر وتونس اصيبو بعدوى عاطفية التداخل العميق.

Üç film boyunca sadece lanet olası bir yanardağa doğru yürüyen insanlar.
ثلاث أفلام لأشخاص يسيرون فى اتجاه بركان لعين

Mavi Yılan'ın öbür yakasında yürüyen kuklaya dönüştürülmüş 40 milyon insan var!
هناك اربعين مليون وراء الثعبان الازرق انهم يسيرون جثث

Sağa sola boş boş yürüyen birkaç eleman alabilir miyim lütfen?
هل يمكنني الحصول على أشخاص يسيرون ذهابا وإيابا من فضلكم؟

Hamsterlarının küçük bir ordu olduğunu düşünmeni istiyorum... bir koşu bandına doğru uygun adım gidiyorlar... dizlerini kırarak koşuyorlar, koşabildikleri kadar hızlı koşuyorlar... motorun yollarda son sürat gitmesini sağlıyorlar
أريدك أن تفكر في الهامستر كجيش صغير يسيرون جنبا إلى جنب في حلقة مفرغة، يجرون بأرجلهم الصغيرة ، فقط يجرون بأسرع ما يمكن،

Şey, kocanızın korkak çığlıklarına göre tahminde bulunursam saatte 180 mil hızla gidiyorlar.
بالحكم على صراخ زوجك ، فهم يسيرون بسرعة 180 ميل بالساعة

Onlar her gün ölüyorlar, hayatları boyunca ölüme doğru gidiyorlar.
يموت الناس كل يوم وطوال حياتهم يسيرون تجاه الموت يـــــومـــــــاً بعد يـــــوم

Sokakta Ayetullah taraftarları yürüyor... ve kendi sırtlarını kamçılıyorlar.
وهؤلا ألاشخاص يسيرون في الشوارع ويجلدون بعضهم البعض بالسوط

Sakatlar yürüyor, hastalar iyileşiyor ama bunları büyü de yapabiliyor.
المشلولون يسيرون ، والموتى يقومون للحياة لكن الشعوذة تقوم بالعمل ذاته

Asalaklar! Birbirinin aynı, ürkütücü, sıkıcı kıyafetleri giymiş caddeden aşağı yürüyorlar.
كأسراب النحل يسيرون في الطرقات لهمنفسالمظهرويرتدون..

Onları sakinleştiriyor. Başlarında kimse yokken halka halinde yürüyorlar.
هذا يهدأهم يسيرون بدوائر بعيداً عن الرعاة

Göğüslerini okulun her tarafına göstererek yürürler.
تعلم, يسيرون بصدورهن في أرجاء المدرسة.

Körü körüne, yollarına çıkan herkesin hayatını mahvederek ilerliyorlar öyle.
فقط يسيرون بحياتهم دون بصيرة مفسدين حياة الآخرين معهم

Haklı, 85 yaş üzerindeki insanların yürürken giydiklerinden.
أجل, لأشخاص كانوا يسيرون لأكثر من 85 عاماً

Filmlerde adamlar nasıl oluyor da patlama sonrası yürüyebiliyorlar?
كيف يمُكن لِهؤُلاء في الأفلام أن يسيرون بعد كُلهذاالتفجير؟