Tavandaki parlayan yıldızları gördüm odasındakiler gibi. | Open Subtitles | لقد رأيت النجوم الملصقه فى سقف الخزانه النوع الذى يضئ فى الظلام, فى غرف الأطفال |
Degas'a benzemeye çalışıyordum, tüm harika renkler ve onun parlayan portresiyle. | Open Subtitles | "كنت احاول ان اقلد "ديجاس "ديجاس: رسامفرنسيمشهور" الذي يضئ الاوجه في لوحاته بكل تلك الالوان الرائعة |
Benim de şarkı söylediğimde parlayan sihirli saçlarım var. | Open Subtitles | لدي شعر سحري يضئ عندما اغني |
Sen onların özgürlük yolunu aydınlatan Tanrı'nın meşalesisin. | Open Subtitles | أنت نور الله الذي يضئ الطريق إلى الحريه |
Sen onların özgürlük yolunu aydınlatan Tanrı'nın meşalesisin. | Open Subtitles | أنت نور الله الذي يضئ الطريق إلى الحريه |
Şarkı söylediğimde parlayan sihirli saçlarım var. | Open Subtitles | لدي شعر سحري يضئ عندما اغني |
"Safir mavisi bir yıldız gibi parlayan..." | Open Subtitles | حجر أزرق .. يضئ مثل النجم |