ويكيبيديا

    "يضايقه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • rahatsız eden
        
    • rahatsız ediyor
        
    • canını sıkan
        
    • rahatsız ettiğini
        
    • kızdıramayacak
        
    • rahatsız etmiyor
        
    • sıkıyor
        
    • sataşıyormuş
        
    • sıkıntı verici
        
    bir katil olarak bilinen ve onları... sürekli rahatsız eden eski erkek arkadaşından başka kim olabilirdi? Open Subtitles مجرم معروف والذي تمت رؤيته يضايقه أمام العامة؟
    Daha uzun süreli, her kimse onu hâlâ rahatsız ediyor. Open Subtitles خلال المحاكمة - شىء اكثر دواما - ايا كان فهو لا يزال يضايقه حتى الان
    Bay Hayes herhangi bir şey söylediyse, aklını kurcalayan canını sıkan bir şey, bize vereceğiniz her bilgi işimize yarayacaktır. Open Subtitles إذن، لو أنّ السّيد هايز ذكر أيّ شئ شيء على باله, شيء يضايقه أيّ معلومات يمكنكم أن تعطوها لنا لنكون بحال أفضل
    Onu neyin rahatsız ettiğini anlayabilecek biri varsa, o da benim. Open Subtitles يمكنني قراءة مشاعره وإن كان يمكنه معرفة ما يضايقه فهو أنا
    Scott Curtis, bir daha kimseyi kızdıramayacak. Open Subtitles سكوت كيرتيس) لن يضايقه أحدة مرة أخرى)
    Bu çığlıklara o kadar yakın çalışmak onu rahatsız etmiyor muydu? Open Subtitles لم يضايقه العمل خلال سماع كل هذا الصراخ؟
    Rex öylece durup havada süzülmesini izlerdi ve onu rahatsız eden her şeyi unuturdu. Open Subtitles ريكس كان ليقف هناك ويشاهدها وهى تدور فى حلقات واسعة وينسى اي شيئ كان يضايقه
    Sanki onu bir şeyler rahatsız ediyor gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو كأن هناك شيء يضايقه
    Ve bence bu O'nu rahatsız ediyor. Open Subtitles و أظن أن هذا يضايقه
    Biraz rahatsız ediyor. Open Subtitles ذلك يضايقه قليلاً
    Nalburda canını sıkan bir çocuk vardı. Open Subtitles لقد كان ذلك الفتى فى متجر الأدوات من كان يضايقه
    Hayır, işyerinde canını sıkan bazı şeyler olduğunu söyledi. Open Subtitles لا, قال أن هناك شيء يضايقه في العمل
    Vicdanının onu rahatsız ettiğini biliyorum. Open Subtitles اعلم ان ضميره يضايقه الان، يا سيدتي
    Onu rahatsız ettiğini sanıyordum. Open Subtitles توقعت أنه يضايقه
    Scott Curtis, bir daha kimseyi kızdıramayacak. Open Subtitles سكوت كيرتيس) لن يضايقه أحدة مرة أخرى)
    Hiçbir şekilde onu rahatsız etmiyor gibiydi. Open Subtitles لم يبدو يضايقه الأمر
    - Bir şey canını sıkıyor. Open Subtitles جى , ايه هناك شئ يضايقه
    Görünüşe göre şu Dennis haftalardır sataşıyormuş ona. Open Subtitles على ما يبدو، أنّ هذا الدينيس كان يضايقه مُنذ أسابيع.
    İnsanların sigarayı bırakmaları gibidir, ilk yıl oldukça zorlanırlar ve insanlar senin yanında sigara yaktıklarında bu sıkıntı verici bir durumdur. Open Subtitles الأمر يشبه حين يقلع شخص عن التدخين وفي السنة الأولى يواجه صعوبة شديدة وبعدها يمكن أن يدخن الناس أمامه دون أن يضايقه ذلك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد