Doktorlar bir mucize olduğunu düşünüyorlar. Bir şey hakkında sizinle konuşabilir miyim? | Open Subtitles | الأطباء يعتقدون أنها معجزة هل أستطيع أن أتحدث معك عن أمر ؟ |
Meme filmi çekildi ve küçük olduğunu düşünüyorlar, bu iyi bir şey. | Open Subtitles | مجرد أن هناك خلايا السرطان وكان لي الماموجرام. انهم يعتقدون أنها صغيرة، وهي علامة جيدة. |
Güzel bir şehir olduğunu düşünüyorlar. İstedikleri her şeye sahipler. | Open Subtitles | يعتقدون أنها مدينة رائعة لديهم كل ما يحتاجونه. |
Mavi Adam Grubu gibi hepsinin makyaj olduğunu düşünüyor olmalılar. | Open Subtitles | أظنهم يعتقدون أنها مساحيق تجميل " مثل فرقة " بلومان |
Doktorları daha yoğun bir tedavi programına ihtiyacı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | أطبائها الحاضرون يعتقدون أنها تحتاج للمزيد من العلاج المكثف |
Bilirsiniz, çoğu insan tavsiye ettiğim diyet hakkında düşünürken, gerçekten çok katı bir diyet olduğunu düşünür. | TED | نحن نعلم أن معظم الأشخاص الذين يفكرون بالحمية التي أوصي بها, سوف يعتقدون أنها قاسية جداً. |
O otururken çocuklar kalemleriyle dürterler onu, çünkü bunu hissetmediğini sanıyorlar. | Open Subtitles | الأطفال يغرزون أقلام الرصاص في جنبيها عندما تكون جالسة ، لأنهم يعتقدون أنها لا تحس بها |
Bu demek oluyor ki gerçek atık miktarını bilmemeleri gibi nedenlerden dolayı her zaman bunun büyük bir problem olduğunu düşünen insanlar olacaktır. | TED | وهذا يعني بأن هناك دائمًا أشخاص يعتقدون أنها مشكلة كبيرة لأسباب ربما ليس لديها علاقة مع النفايات الفعلية كما نعتقد. |
Ebeveynleriyle çoktan konuştum. Bunun çok büyük bir imkan olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | لقد تحدثت الى اهاليهن مسبقا وهم يعتقدون أنها فرصة عظيمة |
Doktorlar, onun son günleri olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | الأطباء لا يعتقدون أنها ستعيش للأيام القليلة القادمة |
Finansörler onunla anlaşmış bu işte en iyisi olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | الممولين هم من أوصوا بها فهم يعتقدون أنها أفضل شخص للقيام بهذا العمل |
Nedense kimlik hırsızlığı olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | لسبب ما يعتقدون أنها قد تكون سرقة هوية |
Tek bir cinayet, ama bu tek cinayetin çok önemli olduğunu düşünüyorlar çünkü postaya 3 kere falan acil yazmışlar. | Open Subtitles | هناك جريمة قتل واحدة و لكنهم يعتقدون أنها جريمة في غاية الأهمية لأن بريد المكتب الميداني ."أكد لثلاث مرات أنه "عاجل |
Jeffrey Gutierrez'den: "Of Tanrım, kapa çeneni. Yalnızca para ve ilgi istiyorsun." Bu ve bunun gibi yorumlar ileriye dönük bir değişiklik yapmaya dair hevesimi kırdılar. Çünkü düşündüm ki, insanlar umursamıyor, bunun vakit kaybı olduğunu düşünüyorlar ve insanlar aileme ve bana saygısızca davranacaklar. | TED | من جيفري جوتيريز: يا ألهي اخرسي انتي فقط تريدي المال والأهتمام لذا كان مثل هذه التعليقات حقاً تحبطني وتقلل رغبتي في تغيير المستقبل لأنني اعتقدت، أن الناس لا تهتم الناس يعتقدون أنها مضيعة للوقت، والناس تتجه لعدم الاحترام لي ولعائلتي. |
Kötü bir soygun olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون أنها عملية سرقة |
Soru, seçmenlerin hâlâ skandalıyla lekeli olduğunu düşünüyor olmaları mı? | Open Subtitles | حسنا السؤال هو هل الناخبون مازالوا يعتقدون أنها لازالت ملطخه السمعه |
Çoğu insan bir elma olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | الاغلبية يعتقدون أنها كانت تفاحة |
Kimisi Direniş'in işi olduğunu düşünüyor, kimisi de başka bir ailenin. | Open Subtitles | البعض يعتقد أن الجاني هو المقاومة{\pos(190,240)} وآخرون يعتقدون أنها عائلة أخرى{\pos(190,240)}. |
Ben de atlarla ilgili öyle hissediyorum, bu... mesela birçok insan onların dengesiz olduğunu düşünür. | Open Subtitles | ..أشعر هكذا مع الخيول، وكأنني الكثير من الناس يعتقدون أنها لا يمكن التنبؤ بها |
O zamana kadar herkes onun çoktan suçlu olduğunu düşünür. | Open Subtitles | بحلول ذلك الوقت سيكون الجميع يعتقدون أنها مذنبة بالفعل. |
Yani, onlar... Onlar hikayenin bir ünlü hakkında olduğunu sanıyorlar. | Open Subtitles | ولكنهم يعتقدون أنها تدور حول إحدى المشاهير |
Şimdi bunun harika bir fikir olduğunu düşünen insanlar olarak bunu yapmamız gereken bir noktadayız. | TED | إذاً، نحن الآن في مرحلة حيث يجب أن نفعل هذا -- الذين يعتقدون أنها فكرة عظيمة. |