ويكيبيديا

    "يعثر عليه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bulunmak
        
    • bulamadı
        
    • bulmasını
        
    • bulunamadı
        
    • bulur
        
    bulunmak istemeyen bir dostunu aramamak gibi mesela. Open Subtitles مثل عدم التفتيش عن صديق لا يريد أن يعثر عليه
    Kriptonlular, insanı kucak açarak karşılayan tiplerden sayılmaz, ve bu adam yardım sinyalini gömmüşse, bulunmak istemiyor olabilir. Open Subtitles لا يقوم الكريبتونيين بالضبط بنشر زربية الترحيب وإذا قام هذا الرجل بالتخلص من وسيلة إنقاده فقد لا يريد أن يعثر عليه
    En azından kimse bulamadı. - Dairesini kontrol ettiniz mi? Open Subtitles لا يوجد دفتر يوميات على الاقل لم يعثر عليه أحد
    Her ne ise burada bulmayı arzu ediyordu, belli ki onu bulamadı. Open Subtitles و لكن ما الذى كان يأمل أن يجده و لم يعثر عليه ؟
    Dönüp Janoth'un o adamı bulmasını engellemeliyim. Open Subtitles ويجب ان اعود الى هناك حتى احرص على الا يعثر عليه جانوث.
    Onu yakaladık, fakat para hiç bulunamadı. Open Subtitles تمكنا منه، ولكن المال لم يعثر عليه أبداً
    Aşk seni bulur, evlat. Sen onu değil. Open Subtitles الحب يعثر عليك ،ولدي.لست أنت من يعثر عليه
    FakatPaulYoung'ın kaybettiği oğlunun bulunmak gibi bir niyeti yoktu. Open Subtitles ولكن الابن الذي خسره بول يانغ ليس لديه اهتمام بأن يعثر عليه ترجمت بواسطة: بــلال بــن عــبدالله
    Kayıp Orman'a geliyorsanız bulunmak istemiyorsunuz demektir. Open Subtitles مايحلّ المرء في منتجع الغابات الضائعة إلا إذا كان لايريد أن يعثر عليه أحد
    Bilgisayarına sızan kimse bulunmak istemiş. Sahi mi? Open Subtitles أيًا كان من إخترق حاسوبكِ أراد أن يعثر عليه
    - Özellikle de bulunmak istemiyorsa. Open Subtitles وخاصة إذا كان لا يريد لأحد أن يعثر عليه.
    Ve Paul bulunmak istemezse, kimse bulamaz. Open Subtitles وإذا أراد بول ألا يعثر عليه , فلن يعثر عليه
    bulunmak istemeyeni bulmak zaman alır. Ama ipuçlarım var. Open Subtitles شخص يريد وقت ليجد شيء لا يُراد له أن يعثر عليه , ولكن لدي خيوطي
    olay yeri inceleme tabutta ya da başka bir yerde bulamadı. Open Subtitles وحدة مسرح الجريمة لم يعثر عليه في النعش أو في أي مكان آخر
    Çünkü babam her ne arıyorduysa aradığını asla bulamadı. Open Subtitles لأنّه مهما كان ما يبحث عنه أبي لمْ يعثر عليه إطلاقاً
    Ama aradığı şeyi bulamadı. Open Subtitles و لكنه كان شئ لم يعثر عليه أبداً
    Tabii başkasının bulmasını istemiyorsan başka. Open Subtitles نعم, إلا إن لم يكن يريد أن يعثر عليه أحد
    Kimsenin bulmasını istememiş ve galiba nedenini biliyorum. Open Subtitles انه لم يرغب ان يعثر عليه اى شخص و اعتقد انى اعرف السبب
    Onu başkasının bulmasını istemem. Open Subtitles حسناً ، لا أحب أن يعثر عليه شخصً ما آخر
    "Bu seçenekte kimse bulunamadı." Open Subtitles إختيارك لم يعثر عليه العودة إلى الصفحة الرئيسية
    Bilgimize göre Bayab Singh, kocanız ölü veya canlı bulunamadı. Open Subtitles لقد فهمنا سيدة سينغ, انه لم يعثر عليه يوما حيا او ميتا
    Boştu çünkü cesedi hiç bulunamadı. Open Subtitles لقد كان فارغاً لان جسمه لم يعثر عليه قط
    Kardeşlerin onu bulur bulmaz hiç tereddüt etmeden gerekeni yapmalı. Open Subtitles بمجرّد أنّ يعثر عليه أحدّ راهبيك، يجب أنّ يتصرفوا من دون رّحمة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد