Ona işkence ederlerken ölmüşse çete istedikleri şeyi alamamış olabilir. | Open Subtitles | أذا قتـِـل عندما كانوا يعذبونه فأن العصابة لم تحصل منه على ما جاءوا من أجله |
Kölesini yakalamışlar, Ona işkence yapıyorlar. | Open Subtitles | عبده عندهم في الداخل انهم يعذبونه |
Ona işkence ederlerken karşı koymasını istememişler. | Open Subtitles | لم يرغبوا بأن يقاوم عندما يعذبونه. |
Evet, ya da sadece birlikten arkadaşları ona bir yerin bodrumunda işkence ediyor. Tamam ilgileneceğim, ama bilgin olsun, ...bence düşünmeden sonuca varıyorsun. Mantıklı sonuçlar. | Open Subtitles | أجل، أو ربما إخوانه في الوكالة يعذبونه في قبو بمكان ما حسنٌ، سأنظر بالأمر . لكن، للعلم أعتقد أنّك تقفز للإستنتاجات حسنٌ، استنتاجات منطقيّة |
Muhtemelen işkence ediyorlardır ona. | Open Subtitles | لا بد و أنهم يعذبونه. |
Bu korkunç. Ona işkence ediyorlar. | Open Subtitles | شئ مفزع انهم يعذبونه |
Ona işkence yapılırken, hemşireyi yakmış. | Open Subtitles | بيلى ) أشعل المكان حريقاً حين كانوا يعذبونه ) |
Ona işkence ediyorlar Carlos, sanırım Kiera onu öldürecek! | Open Subtitles | إنهم يعذبونه يا (كارلوس) أظن أنها ستقتله |
Ona işkence ederler. | Open Subtitles | سوف يعذبونه |
Ona işkence ediyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعذبونه. |
Ona işkence ediyorlar, Bob. | Open Subtitles | (إنهم يعذبونه يا (بوب |
Ona işkence ediyorlar, Bob. | Open Subtitles | (إنهم يعذبونه يا (بوب |
Muhtemelen işkence ediyorlardır ona. | Open Subtitles | لا بد و أنهم يعذبونه. |