Bizim birbirimizi tanıdığımızın yarısı süresince birbirlerini tanıyorlar ve resmen birlikte yaşıyorlar. | Open Subtitles | فهم يعرفان بعضهما بعدنا بنصف المدة تقريباً، ويعيشون معاً أساسياً. |
birbirlerini tanıyorlar mı? | Open Subtitles | أمن الممكن أنهما كانا يعرفان بعضهما البعض؟ |
Ama ne biliyor musun? Birbirlerini tanıyor olabilirler. | Open Subtitles | كلا لكن لعلهما يعرفان بعضهما البعض |
Bu sadece Khasinau'yla Briault'nun birbirini tanıdığını gösteriyor. | Open Subtitles | وهذا يعنى أن كازانو وبرياولت يعرفان بعضهما |
En başta birbirlerini tanımıyor gibi yapıyorlar. | Open Subtitles | الآن، يتظاهران أنهما لا يعرفان بعضهما في البداية |
Sen doğmadan önce Tanışıyorlar mıymış? | Open Subtitles | هل كانا يعرفان بعضهما قبل أن تولدي؟ |
birbirlerini tanıyorlardı, birbirlerine güveniyorlardı. | Open Subtitles | كانا يعرفان بعضهما البعض يثق كل منهما في الآخر. |
Gia ve Shane birbirlerini tanıyorlarmış... Aynı rehabilitasyon programından. | Open Subtitles | لقد كانوا يعرفان بعضهما في برنامج التأهيل |
- birbirlerini tanımıyorlardı. | Open Subtitles | -بالكاد كانا يعرفان بعضهما البعض |
"Arkadaşımın kızı trans, acaba birbirlerini tanıyorlar mıdır?" | TED | "ابنة صديقي متحولة جنسيًا اتساءل إن كانا يعرفان بعضهما" |
Çalışmaya katılmadan önce birbirlerini tanıyorlar mıydı? | Open Subtitles | هل كانا يعرفان بعضهما قبل الدراسة ؟ |
birbirlerini tanıyorlar mıymış? | Open Subtitles | يعرفان بعضهما البعض |
Ward ve o bir şekilde Birbirlerini tanıyor olmalılar. | Open Subtitles | لابد أنه و "وورد" يعرفان بعضهما البعض بطريقة أو بأخرى |
Birbirlerini tanıyor gibi görünmüyorlar. | Open Subtitles | لم يبدو أنهما يعرفان بعضهما البعض |
- Birbirlerini tanıyor olsalar gerek. - Belki de. | Open Subtitles | لابد انهما يعرفان بعضهما - ربما - |
- Uçuş görevlisiyle kokain kralının birbirini tanıdığını savunabiliriz. | Open Subtitles | يُمكننا ان نصرّح أن المضيفة وتاجر المخدّرات، يعرفان بعضهما. |
En başta birbirlerini tanımıyor gibi yapıyorlar. | Open Subtitles | الآن، يتظاهران أنهما لا يعرفان بعضهما في البداية |
birbirlerini tanımıyor olabilirler Drake de muhtaç küçük bir yabancıya asansörü tutmuş olabilir. | Open Subtitles | كما لو أنهما لا يعرفان بعضهما البعض و أن (درايك) ببساطة قام بتوصيل أحد الغرباء المضحكين والذين يحتاجون يد العون؟ |
Tanışıyorlar gibi. | Open Subtitles | و كأنهما يعرفان بعضهما بعض |
18 yaşından beri birbirlerini tanıyorlardı. | Open Subtitles | يعرفان بعضهما منذ أن كان عمرهما 18 عامًا |
Anlaşılan o ve Derek birbirlerini tanıyorlarmış. | Open Subtitles | ويبدو كما لو أنّها و(ديريك) يعرفان بعضهما البعض |
Bu da demek oluyor ki, o ve Dr. Falcon birbirlerini tanımıyorlardı, yoksa ön kapıdan girerdi, değil mi? | Open Subtitles | مما يعني أنّه والدكتور (فالكون) لا يعرفان بعضهما وإلاّ لكان دخل من الباب؟ |