Bak, birileri kardeşime ne olduğunu biliyor ve bunu ortaya çıkarmanın tek yolu geri dönmem. | Open Subtitles | أنصت ليّ, أحدهم يعرف ما حدث لشقيقي والطريقة الوحيدة لمعرفة ذلك هو أن اعود للمجموعة |
Bu herif ne olduğunu biliyor. Bizimle oyun oynuyor. | Open Subtitles | هذا الرجل يعرف ما حدث إنه يلاعبنا |
En sonunda onlara ne olduğunu bilen olmamasına rağmen, bir süre sonra, Prens kayboldu ve Richard'ın iktidarı güvenli gözüktü. | TED | مع أنه لا أحد يعرف ما حدث لهم بالتحديد إلا أنه بعد فترة اختفى الأمراء و بدا أن حكم ريتشارد آمن. |
Kimse ne olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | لا أحد يعرف ما حدث. |
Eğer gördüğüm gerçekten Teğmen Harper'sa, ona ne olduğunu bilmek isterim. | Open Subtitles | إذا ذلك حقا كان الملازم أوّل هاربير، أنا wanna يعرف ما حدث إليه. |
Biz de belki burada birisi ona ne olduğunu bilebilir, diye düşündük. | Open Subtitles | لذا تسائلنا إن كان شخص هنا يعرف ما حدث إليها |
Görüyorsun, her ikimiz de Berlin'de kocana ne olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا يعرف ما حدث لزوجك فى برلين |
Bu adam bize Irak'ta neler olduğunu biliyor. | Open Subtitles | هذا الرجل يعرف ما حدث لنا هناك |
Kimse ne olduğunu bilmiyordu. | Open Subtitles | ولا أحد يعرف ما حدث |
Birisi amcama gerçekte ne olduğunu biliyor. | Open Subtitles | شخص ما يعرف ما حدث فعلاً مع عمي |
Onlara ne olduğunu biliyor olmalı. | Open Subtitles | هو يجب أَن يعرف ما حدث إليهم. |
ne olduğunu biliyor. Neden? | Open Subtitles | إنه يعرف ما حدث لماذا ؟ |
Oraya çıkan kişi Eduardo'ya ne olduğunu biliyor. | Open Subtitles | أجل، ومن كان فوق هنا يعرف ما حدث لـ(إدواردو) |
Ona ne olduğunu bilen birisi var mı? | Open Subtitles | أي شخص يعرف ما حدث إلى ذلك قليلا ولد؟ اسمه مديح جيبسن. |
Hatırlıyor musun "Good Morning America" programına çıkmıştım bir süre önce ve kanıt gösteren için ödül vaat etmiştim bana ne olduğunu bilen herhangi bir kimseye kaybolduğum o sekiz hafta süresince | Open Subtitles | حفظ ذهبت "صباح الخير يا أمريكا" فترة من الوقت، وعرضت الظهر مكافأة لإثبات من أي شخص يعرف ما حدث لي |
Kimse ne olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | لا أحد يعرف ما حدث. |
"Benim haricimde kimse ne olduğunu bilmiyor." | Open Subtitles | "لا أحد يعرف ما حدث سواي" |
Birileri ona ne olduğunu bilmek zorunda. | Open Subtitles | شخص ان يعرف ما حدث لها. |
Nihat'ın da aralarında bulunduğu o çocuklara ne olduğunu bilebilir. | Open Subtitles | وربما أنه يعرف ما حدث للأطفال و (نهاد) و الى أين ذهبوا. |
Keyfimizi kaçırma, Luche. Hepimiz ne olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | لا تفسد بهجة الجلسة فجميعنا يعرف ما حدث |
Bana neler olduğunu biliyor olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه يعرف ما حدث لى |
Kimse burada ne olduğunu bilmiyordu, ben hariç. | Open Subtitles | ولا أحد يعرف ما حدث سواي. |
Ben bunu yutmadım. Berkeley'de neler olduğunu bilen biri olmalı! | Open Subtitles | أنا لا أشتريه يجب أن يكون هناك شخص ما في بيركيلي الذي يعرف ما حدث |