Yani birisi yada bir şey Kafaları ne için ısırıyor? Ruhları çalmak için mi? | Open Subtitles | إذًا فهناك شخص أو شئ ما يعضّ الرؤوس ليسرق الأرواح؟ |
İkinizden birinin parmağını ısırıyor olması gerekmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يجب على أحدكما أن يعضّ على اصبعه؟ |
Evet, insanlar oltalar, çünkü balıklar ısırıyor. | Open Subtitles | أجل، النّاس تصيد، لأنّ السّمك يعضّ. |
Ve yerde yuvarlanır soğuk çeliği ısırarak. | Open Subtitles | ويتدحرج على الأرض يعضّ الفولاذ البارد. |
Büyük ihtimalle kulağını ısırarak koparıp kaçardı. | Open Subtitles | على الأرجح يعضّ أذنها ويهرب |
Isıran köpek her zaman ısıran bir köpektir! | Open Subtitles | الكلب الذي يعضّ سيعضّ دائماً! |
Isırmaz. | Open Subtitles | إنّه لا يعضّ |
Birisi beyinlerini ısırıyor. | Open Subtitles | هناك مَن يعضّ الرؤوس. |
Kurbanlarını ısırıyor. | Open Subtitles | يعضّ ضحاياه |
Polis atını ısıran kör bir adam gördüm! | Open Subtitles | رأيت أعمى يعضّ حصان بوليسي! |