ويكيبيديا

    "يعلمها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bildiği
        
    • öğretmesi
        
    • bilmesini
        
    • bilebileceği
        
    • öğretecek
        
    • öğretemeyeceği
        
    Bunun etkisi nedir? Birçok kimsenin bildiği hikâye özgür veya açık-kaynak yazılımın hikâyesidir. TED ما هو تأثير هذا؟ إذاً فالقصة التي يعلمها معظم الناس هي قصة البرمجيات المجانية أو ذات المصدر المفتوح.
    Peki ya çocuğun bildiği bilgiler? Open Subtitles و ماذا عن العلوم التى يعلمها هذا الفتى ؟
    Bir babanın oğluna öğretmesi beklenen şeyleri bana öğretmen. Open Subtitles و تعلمني بأشياء يجب أن يعلمها الأب لإبنه
    Bir kadının, kocasının bilmesini istemediği belirli şeyler vardır. Open Subtitles هناك أشياء لا تريد الزوجة لزوجها ان يعلمها
    Bir insan hakkında ancak başka bir insanın bilebileceği şeyler vardır, Bay Sullivan. Open Subtitles ..أترى ؟ توجد أمورٌ فقط يعلمها شخصٌ ما عن "شخصٍ آخر, يا سيد "سوليفان
    Bakarak bile bir şeyleri kırabilen bir kıza bakarak bir şeyleri kırmayı öğretecek bir kitap mı aldın? Open Subtitles الآن لديها كتابأ يعلمها كسر الأشياء فقط بالنظرإليها
    Ama bana başkalarının öğretemeyeceği şeyler öğretti. Open Subtitles لكنّها علّمتني الأشياء التي لم يستطع أحد أن يعلمها ليّ
    Bazılarınızın bildiği bir hikâye... ama bilmeyenler için, Open Subtitles إنها القصه التى يعلمها بعضكم ولكن للبعض الذين لم يعرفوها
    Tanrı'nın sadece kendisinin bildiği çok garip çalışma yöntemleri var. Open Subtitles تتحق إرداة الرب بطرق غريبة وحده هو من يعلمها
    Bu şeyi, herkesin bildiği bu korkunç hatayı geride bırakmak zorundasın. Open Subtitles يجب عليك وضع هذا الامر خلفك هذه الغلطه الفضيعه التي يعلمها الجميع...
    Elektromanyetik kuvvet, çoğunluğun bildiği Open Subtitles "القوى الكهرومغناطيسيّة" و التى فى الغالِب يعلمها الجميع،
    Nasıl sportmen olunacağını bir başkasının öğretmesi gerekecekti. Open Subtitles شخص آخر عليه أن يعلمها كيف تكون روحها رياضية
    Bunlar normalde bir babanın öğretmesi gereken şeyler. Ama babam yanımızda değildi. Open Subtitles هذه الأشياء عادة ما يعلمها الأب لابنه ولكن أبي لم يكن في الجوار حينها
    Orada bana bir babanın oğluna öğretmesi gereken şeyleri sana öğretmesi gerektiği zaman nerede olduğunu sormuştun. Open Subtitles ... سألتني سابقاً عن مكانه عندما كنت بحاجته ليعلمك بأشياء يجب أن يعلمها الأباء لأبنائهم
    İki yıl evvel sunucularına sızdığımda beni bulduklarından ve kimsenin bilmesini istemeyecekleri şeyleri bulduğumdan beri. Open Subtitles منذ قبضوا عليّ أتسلل إلى خادمهم قبل عامين، وإكتشافي لأشياء لمْ يكونوا يُريدون لأحدٍ أن يعلمها.
    Bu kayıtlar insanların bilmesini istemediği türden şeylerle doludur. Open Subtitles وأنهم مملؤين بكل أنواع الأشياء التى لا تريد ان يعلمها الناس
    CIA başkanıyken 300 milyon Amerikalının bilmesini istediğim şeyler yaptık. Open Subtitles عِندما كُنتُ مُديراً لِوكالة المُخابرات الأمريكية، لقد كان هُناك بعض الأشياء التى نفعلها، أردتُّ أن يعلمها الـ300 مليون أمريكي.
    Biraz kanıt sunabilirim sadece gerçek Patrick'in bilebileceği şeyleri biliyorum. Open Subtitles حسناً، أستطيع أن أقدم دليلاً صغيراً (بإستثناء أنني أعلم أموراً فقط (باتريك الحقيقي قد يعلمها
    Sadece Patrick'in bilebileceği şeyleri biliyor ya da ona çok yakın birisinin bilebileceği. Open Subtitles (هو يعلم جميع الأمور التي فقط (باتريك أو شخص مقرب جداً منه قد يعلمها
    Bu gücü kontrol etmeyi ona öğretecek birine ihtiyacı var. Bunu tek başıma yapamam ben. Open Subtitles تحتاج إلى أحد يعلمها تطويعها، ولا يمكنني فعل ذلك وحدي.
    ona öğretemiyorsa, bize nasıl öğretecek? Open Subtitles اذا لم يعلمها كيف نستطيع نحن
    Kimsenin kimseye öğretemeyeceği şeyleri bile biliyorsun. Open Subtitles هناك أشياء تعرفها لا يعلمها أحد لأحد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد