| Hiç uğraşmıyor bile çünkü arkasından senin yapacağını biliyor. | Open Subtitles | لم يحاول مطلقا، لأنه يعلم بأنكِ سترتبين كل شيء |
| Merak etme. Herkes kararları senin verdiğini biliyor. | Open Subtitles | ولا تقلقي , كل واحد هنا يعلم بأنكِ من تتخذين القرار |
| Fiona, annen ve baban dışında yaralandığını kim biliyor? | Open Subtitles | من الذي يعلم بأنكِ جرحتِ غير أمكِ وأباكِ؟ |
| Siz sürekli geliyorsunuz ve herkes kim olduğunuzu biliyor. | Open Subtitles | حسناً , الجميع يعلم بأنكِ منتظمة ويعرف من أنتِ |
| Bak, tecrübelerime dayanarak söylüyorum öyle düşündüğünü biliyor. | Open Subtitles | انظري، إن كنتِ تريدين أن تستفيدي من خبرتي يعلم بأنكِ ترين الأمر هكذا |
| Bu normal bişey. - Kim biliyor? - Ben karşı değilimki. | Open Subtitles | اصغِ، الجميع يعلم بأنكِ سحاقية، لا بأس بذلك |
| Esrar taşıdığın için hapis yattığını biliyor mu? - Sakin ol bebeğim. | Open Subtitles | هل يعلم بأنكِ قضيتي بعض الوقت لحيازة الممنوعات؟ |
| Ona yardım etmeye çalıştığını biliyor. | Open Subtitles | إنه يعلم بأنكِ كنت تحاولين مساعدته فحسب |
| Ve başkan harika bir iş çıkardığını biliyor. Sıçan nerede? | Open Subtitles | و المحافظ يعلم بأنكِ قمتِ بعمل عظيم. |
| Constance, Rochefort Kraliçe'nin dostu olduğunu biliyor. | Open Subtitles | "كونستنس", "روشفور" يعلم بأنكِ حليفة الملكة, |
| Tamam ama Kilgrave ondan korktuğunu biliyor, önemsediği tek şey de bu. | Open Subtitles | حسنًا، لكن (كيلغريف) يعلم بأنكِ خائفة منه وهذا كل ما يكترث له |
| Mr. Fitz ile sadece Scrabble oynamadığınızı herkes biliyor. | Open Subtitles | الجميع يعلم بأنكِ والأستاذ (فيتز) لم تكونا مجرد معلم وتلميذة |
| Herkes hasta olduğunu biliyor. | Open Subtitles | الكل يعلم بأنكِ مريضة. |
| Burada olduğunu başka kim biliyor? | Open Subtitles | من سواكِ يعلم بأنكِ هنا ؟ |
| Ray onu öldürmek istediğini biliyor. | Open Subtitles | راي" يعلم بأنكِ من أمرتي بالهجمة" |
| Wayne cinayetleri için Matches Malone'u senin ayarladığını biliyor ayrıca seni kimin tuttuğunu bulmakta da takıntılı. | Open Subtitles | إنه يعلم بأنكِ اتفقتِ مع (ماتشز مالون) لقتل آل (واين)، وإنه مهووس بمعرفة |
| Naomi'yle yattığını herkes biliyor. | Open Subtitles | ماذا؟ الجميع يعلم بأنكِ تنامين مع (نايومي). |
| Pryce burada olduğunuzu biliyor mu? | Open Subtitles | هل ( برايس ) يعلم بأنكِ هنا ؟ |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 