ويكيبيديا

    "يعملون بجد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çalışkan
        
    • sıkı çalışıyorlar
        
    • Cefakar
        
    • sıkı çalışır
        
    • çalışırlar
        
    • çok sıkı
        
    • çok çalışan
        
    Dürüst ve çalışkan bir adam... bu günahkar dünyada hiçbir yerde, para kazanamaz. Open Subtitles لا يوجد مكان في هذا العالم السيء يمكن للصالحين أن يعملون بجد ليكسبوا
    Bunlar dürüst, çalışkan vatandaşlar yerleşimciler, dükkan sahipleri, yani kısaca şehirleri bina eden kişiler. Open Subtitles ، يعملون بجد هولأء المواطنين، وكنزيل، صاحب متجر، باني المدن.
    çalışkan insanları gözü kapalı soymaya çalışan Michael Douglas/Gordon Gekko olmak isteyen piç kuruları. Open Subtitles مايكل دوغلاس، جوردن جيكو يريدون ان يصبحون اولاد حرام يعملون بجد لسرقة الناس الذين يعملون بجد
    Neden, çünkü çok sıkı çalışıyorlar ve cidden... ya belki dışardan dürüstçe paylaşıyorlar. Open Subtitles كما تعلم، لانهم يعملون بجد ولا يحصلون على نصيبهم العادل من ذلك
    Cefakar doktorlar, bu sadece... Open Subtitles ...الأطباء الذين يعملون بجد, هذا كله
    NCIS ajanları sıkı çalışır ve güvenli yaşar. Open Subtitles ماهي القاعده ؟ عملاء التحقيقات الجنائيه البحريه يعملون بجد وحذر
    çalışkan insanların vatana borcunu ödeyenlerin etnik kimlikleri ne olursa olsun bu ülkede başımızın üzerinde yerleri vardır. Open Subtitles الناس الذين يعملون بجد يشقون طريقهم ولا يهمني خلفيتهم
    Hayır. Başbakanlıkta görevli çalışkan ekibimiz ara vermeksizin çalışıyorlar. Open Subtitles كلا، الكثير من موظفين الحكومة يعملون بجد لتحريك العملية
    Karşılaşacağınız en çalışkan insan benim. Open Subtitles أنا أكثر شخص من يعملون بجد من كل من ستجتمعين به على الاطلاق.
    - Evet. Aptal kedi işte. Gil ve Renee Patterson iyi ve çalışkan kişilerdi. Open Subtitles مجرد قطه غبيه قيل وريني باترسون لقد كانوا يعملون بجد
    Çok çalışkan yaratıklardır. Kahvelerini içmedikleri zaman çok huysuz olurlar ama. Open Subtitles يعملون بجد, يغضبون عندما لا يحصلون على قهوتهم.
    Düzgün, çalışkan insanlarız ama evimizden atılıyoruz. Open Subtitles اللائق، والناس يعملون بجد. نحن رمي بيوتنا.
    Her sabah uyanıp ailelerine daha iyi bir yaşam sağlamak için uğraşan güçlü, zeki, çalışkan girişimcilerden bahsediyordu. TED لقد كان يتحدث عن اشخاص اقوياء .. واذكياء واكفاء .. وعصاميون .. يعملون بجد كل يوم ويقومون بكل شيء ممكن لتحسين وضعهم المعيشي ووضع عائلاتهم
    Aslında onlar çok iyi ve çok çalışkan kimselerdi. Open Subtitles بالحقيقة كانوا لطيفين جدا , يعملون بجد
    Bu yüzden tüm bu dosyalardan kurtulsan iyi olur, yoksa pek çok iyi, çalışkan ve psikotik olmayan insan işini kaybedecek. Open Subtitles لذا من الأفضل أن تقومي بأخراج تلك المساعدة الجميلة من هنا و تقومي بجعل كل هذا يختفي و ألا فأن الكثير من الأشخاص الغير مجانين الذي يعملون بجد سيخسرون وظائفهم
    Şu piçler, ürünlerimizi ihraç etmek için çok sıkı çalışıyorlar! Open Subtitles هؤلاء الأوغاد يعملون بجد لتصدير منتجاتنا
    Her zaman dediğim gibi, yardımcılarım sıkı çalışıyorlar. Herkesin bilmesini isterim ki durumu kontrol altına almaya çok yaklaştık. Open Subtitles كما قلت جميع الضباط يعملون بجد ونريد ان نعلم المجتمع اننا قريبون من السيطره على الموقف كلهُ
    Ben de Çinlilere hayran değilim ama sıkı çalışıyorlar. Open Subtitles إنّي لا أحب العمال الصينيون ولكنهم يعملون بجد وإخلاص
    Cefakar doktorlar, bu sadece... Open Subtitles ...الأطباء الذين يعملون بجد, هذا كله
    Porno endüstrisi hakkında istediğini söyle, onlar sıkı çalışır. Open Subtitles تلك هي تجارة الاباحة... انهم يعملون بجد
    Evet! TED-liler çalışırken eğlenir. Ve çok çalışırlar. TED ان رواد تيد لديهم عمل ممتع ، كما انهم يعملون بجد
    Senin içeri attığın kişiler New Jersey'in ekonomisini kalkındırmak için en çok çalışan kişiler. Open Subtitles أن الذين يعملون بجد. ليستمروا بإزدهار إقتصاد "نيوجيرسي". هم الذين ألقيت القبض عليهم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد