Babasının es geçtiği bir çete üyesi için çalışan gangsterler tarafından öldürülmüş. | Open Subtitles | قُتل على يد مجرمين يعملون لصالح زعيم عصابة هرب من قبضة أبيها |
Devrimde tıpkı senin gibi hükümet için çalışan canavarlar görmüştüm. | Open Subtitles | رأيت وحوشاً مثلك يعملون لصالح الحكومة خلال الثورة |
İkisi de saatleri arıyorlar fakat farklı taraflar için çalışıyorlar. | Open Subtitles | ان الاثنان يبحثان عن الساعات لكنهم يعملون لصالح جهتين مختلفتين |
Dava etmeye çalıştığımız insanlar için çalışıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعملون لصالح الناس الذين سوف نقاضيهم |
Kitap kulübünde ortaya çıkan adam Severenson Klemah adında birisi için çalışıyor. | Open Subtitles | البلطاجيون الذين كانو في نادي الكتاب يعملون لصالح رجل إسمه سيرفرسون كليما |
Richter ve o diğer Flaman pislikler Jacky Vanmarsenille için çalışıyor. | Open Subtitles | ريختر وبقية الحقراء الفلمنكيين يعملون لصالح فانمارسينيل |
Son duyduğumda Sao Paulo'da, Polanco ailesi için çalışıyorlardı. | Open Subtitles | آخر ما سمعته أنهم في (ساو باولو) يعملون لصالح عائلة آل (بلانكو) |
Bir adam vardı. Parasource için çalışıyordu. | Open Subtitles | هناك أشخاص يعملون لصالح (باراسورس)، أخبروني بألّا أقلق. |
CIA için çalışan özel kuvvetler askerleri olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | أقول لك بأنهم جنود وحدات خاصة كانوا يعملون لصالح الإستخبارات المركزية |
Ne oyun oyandıklarını bilmiyorum ama başkası için çalışan dik kafalı paralı askerlerdir. | Open Subtitles | لا أعلم اللعبة التي يلعبونها لكنهم يعملون لصالح شخص آخر مُرتزقة مُتشددين |
Yedi Hane için çalışan Verrat ajanları tüm devletlerin en yüksek seviyelerine sızdılar. | Open Subtitles | "عملاء الـ"فيرات يعملون لصالح السبع عائلات قد شقوا طريقهم الى أعلى المناصب في الحكومات |
Polis gibi olsalar da onlar CPM İstasyon güvenliği için çalışan rozet sahibi eşkıyalar. | Open Subtitles | " عندما أراهم رجال شرطة ، إنهم يعملون لصالح شركة أمن " سي بي إم إنهم رجال عصابات لديهم شارات |
Hayır. Pan için çalışan birileri beni kaçırdı. | Open Subtitles | لا، اختُطفت على أيدي أشخاص يعملون لصالح (بان) |
Tahminimce tanınmayan ve tehlikeli bir grup için çalışıyorlar. | Open Subtitles | تخمينى أنهم يعملون لصالح جماعة, ذكية وخطيرة جداً. |
Yani Oyuncakçı için çalışıyorlar, değil mi? | Open Subtitles | اذاً ، يعملون لصالح صانع الالعاب ، اليس كذلك ؟ |
Buna vaktimiz var. Cross için çalışıyorlar. - Biliyorum. | Open Subtitles | ليس لدينا وقت لهذا انهم يعملون لصالح كروس وقد رأيتهم معا |
Şu hiçbiryedeki haydutlar canavar için çalışıyorlar değil mi? | Open Subtitles | بلطجية اللامكان يعملون لصالح الوحش ، صحيح ؟ |
Muhtemelen köpek maskesi takan iri yarı adamlardır ama onlar Senatör Nadeer için çalışıyor. | Open Subtitles | ربما رجال أقوية البنيان بأقنعة كلاب لكنهم يعملون لصالح السيناتور نادير |
Doktor Radcliffe için çalışıyor olabilir. | Open Subtitles | حسنا، ربما يعملون لصالح الدكتور رادكليف |
Muhtemelen McKeen için çalışıyorlardı. | Open Subtitles | ربما يعملون لصالح ماكين. |