Biliyorum, çok çalışıyorsun, seyahat ediyorsun ama burada olmanın Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | أعلم أنك كنت تعمل كثيـــرا وتسافر و بما أنك هنا هذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Bu yüzden, Benim için anlamı büyük geri zekalıları görmek TV'de resmedilmiş. | Open Subtitles | لذا، لا تتصور كم يعني الكثير بالنسبة لي... لرؤية الإعاقة... مصوّرة على الشاشة الفضّية بشكل عطوف. |
Bunu söylemen benim için çok anlamlı, bunu anlarsın. | Open Subtitles | وهو ما يعني الكثير بالنسبة لي إذا كنت أقول، هل نفهم. |
Bu benim için çok anlamlı. | Open Subtitles | وهذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Senin geçmişinde olanları bilmek benim için çok önemli bir şey. | Open Subtitles | معرفة ذلك الجزء من ماضيكِ فهو يعني الكثير بالنسبة لي |
Ancak sözlerinizi duymak benim için çok değerli. Teşekkürler. | Open Subtitles | لكنه يعني الكثير بالنسبة لي لسماعكتقولذلك. |
Ama benim kocam bana çok şey ifade ediyor. | Open Subtitles | لكن زوجي يعني الكثير بالنسبة لي |
Bu anı paylaş, bu arada benim için çok şey ifade ediyor, gerçekten. | Open Subtitles | علي الاقل نحن هنا نشترك فى هذه اللحظة الذي يعني الكثير بالنسبة لي |
Bunun Benim için anlamı büyük. Teşekkürler. | Open Subtitles | هذا يعني الكثير بالنسبة لي شكرا لك |
Nate'le birlikte çalıştığın için. Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | لبذلك مجهودا مع (نايت)، هذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | فهذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | وهذا يعني الكثير بالنسبة لي. |
Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | وهذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Bu benim için çok anlamlı, gerçekten. | Open Subtitles | الذي يعني الكثير بالنسبة لي |
Bu benim için çok anlamlı Raymond. | Open Subtitles | هذا يعني الكثير بالنسبة لي |
benim için çok anlamlı. | Open Subtitles | هذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Ancak, cidden, bu benim için çok önemli çok uzun yıllar sonra bugün burada olduğu için. | Open Subtitles | لكن ، جديا ً انه يعني الكثير بالنسبة لي انه هنا اليوم بعد مرور سنوات كثيره |
Bu iş benim için çok önemli. | Open Subtitles | هذا العمل يعني الكثير بالنسبة لي |
Bu söylediğin benim için çok değerli. | Open Subtitles | وهذا يعني الكثير بالنسبة لي أن قلت ذلك. |
Yaptığın şey benim için çok değerli. | Open Subtitles | أنه يعني الكثير بالنسبة لي |
Bu yer, bana çok şey ifade ediyor. | Open Subtitles | هذا المكان يعني الكثير بالنسبة لي. |
Onu hatırlamanız bana çok şey ifade ediyor. | Open Subtitles | يعني الكثير بالنسبة لي أنكَ تذكرته |
Aslında öyleyim, o yüzden benim için çok şey ifade ediyordu. | Open Subtitles | كذلك أنا ، لذلك هذا يعني الكثير بالنسبة لي |