ويكيبيديا

    "يفتقده" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • eksik
        
    • özlemeyeceği
        
    • özleyecek
        
    • özleyen
        
    • özlemedi
        
    • onu aramaz
        
    • özlemeyecek
        
    • özleyecektir
        
    • özlenmeyecek
        
    Richie sonrada hayatında bazı şeylerin eksik olduğunu anladı. Open Subtitles عندها أدرك ريتشي أن هناك شيء يفتقده في حياته
    Biliyorum, şovmenlik. Belki benim bel soğukluğumda eksik olan da budur, ha? Open Subtitles بالفعل، الاستعراض، ربما هذا هو ما يفتقده السيلان.
    Kimsenin özlemeyeceği birini bularak. Open Subtitles ستختبريه على شخص ما لن يفتقده أحد
    Onu en çok Bree özleyecek. Open Subtitles .بري أكثر من يفتقده
    Sonuç olarak, arkasından düzülen klişe övgülerin ve samimi olmayan hüzün ifadelerinin arasında onu kalpten özleyen bir torunu olduğunu keşfediyor. Open Subtitles من بين كل كلمات التأبين المبتذلة التي ألقيت وتعابير الحزن المنافقة اكتشف وجود حفيد واحد يفتقده بالفعل
    Eğer Julien kayıpsa, neden kimse onu özlemedi? Open Subtitles -اذا كان جوليان مفقود -لماذا لم يفتقده أحد الى الأن؟
    Devon berbat. Kimse onu aramaz bile. Open Subtitles (ديفن) سئ لن يفتقده أحد
    Bak, hatalar olur, anlıyorum ama inan bana kimse Deke'i özlemeyecek. Open Subtitles أدرك أن الخطأ يحدث وثق بي لن يفتقده أحد هنا
    Onu sadece annesi özleyecektir. Open Subtitles لن يفتقده أحد سوى والدته
    - özlenmeyecek minik bir kötü adam. Open Subtitles أعتقد إنه شخص شرير مشغول بعض الشىء ولن يفتقده احد
    Bu takımda uzun süredir eksik olan bir şey bu. Open Subtitles هذا هو الشيء الذي يفتقده الفريق منذ وقت طويل
    Ve sistemindeki eksik noktanin cinayet oldugunu anlamis olabilir. Open Subtitles و اكتشف ان الجزء الذي كان يفتقده من نظامه هو القتل
    Şimdi, bu büyük tartışmada eksik olan, sağlıksızlığa, çevre tarafından tehdit edilen bir topluluğa müdahale etmemeye karşı yapısal ve sürdürülebilir değişikliklere girişimde bulunmak gibi ayrıntılı bir maliyet-fayda analizidir. TED والآن، ما يفتقده الجدال العام هو تحليل شامل لنسبة التكلفة إلى الفائدة بين عدم إصلاح مجتمع في حالة غير صحية ولديه تحديات بيئية، في مقابل إدراج تغييرات هيكلية مستدامة
    - Kimsenin özlemeyeceği birini öldür. Open Subtitles قتل شخص لن يفتقده أحد.
    - Hayır. - Hiç kimsenin özlemeyeceği. Open Subtitles كلا الذي لن يفتقده أحد
    Kimsenin özlemeyeceği biri... Open Subtitles ليس أحداً قد يفتقده أحد
    Kimse onu özleyecek değil. Open Subtitles لا أحد كان يفتقده
    Onu özleyecek kimse yok. Open Subtitles لا أحد سوف يفتقده.
    Onu özleyen biri var mı sorun. Open Subtitles إسأل إذا كان يفتقده أحد.
    Onu özleyen bir tek sen değilsin. Open Subtitles انت لست الوحيده الذي يفتقده
    Bankadakiler onu özlemedi. Open Subtitles ولم يفتقده البنك!
    Babam onu aramaz. Open Subtitles أبي لن يفتقده
    İşte kötü adamımız. Kimse onu özlemeyecek. Open Subtitles انه شخص شرير لن يفتقده احد
    Eminim birileri onu özleyecektir. Open Subtitles أراهن بأن شخصا ما يفتقده
    Ama evinde özlenmeyecek bir şeyler olabileceğini söylemiştin. Open Subtitles لقد قلتي .. أنه ربما هناك ماهو بمنزلك لن يفتقده أحد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد