ويكيبيديا

    "يفسّر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • açıklıyor
        
    • açıklamıyor
        
    • açıklayabilir
        
    • açıklamaz
        
    • anlaşıldı
        
    • Demek
        
    • açıklardı
        
    • açıklayıcı
        
    • açıklayacak
        
    • sebebi
        
    • açıklayan
        
    • açıklamış
        
    • açıklamazdı
        
    • nedenini açıklar
        
    Bu, neden ön taraftan saldırıp sonra arkadan gelerek bize sürpriz yaptığını açıklıyor. Open Subtitles هذا يفسّر سبب قيادتها لنا إلى الباب الأمامي ثم مفاجأتنا من الباب الخلفي
    Sadece kanama ve DIC'i açıklamıyor, ayrıca yorgunluk ve ateşi de açıklıyor. Open Subtitles هذا لا يفسّر فقط التخثر المنتشر العميق والنزف بل أيضاً التعب والحمى
    Bunlar, yerçekiminden daha ufak ölçeklerde etkilidirler, bu da sizin ya da benim neden yıldız veya gezegenlerden daha ufak olduğumu açıklıyor. TED هذا يحصل على مستوياتٍ أصغر من الجاذيبة، و هو ما يفسّر كوني و إيّاكم أصغر من النجوم أو الكواكب.
    Neredeyse özdeş bu iki adama yaklaşımlar arasındaki farkı ne açıklayabilir? TED ماذا يمكن أن يفسّر الفرق في ما حدث لهذين الرَجُلين المتشابهين؟
    Bu metro istasyonunda olanları ve yaratıkları açıklamaz. Open Subtitles كيف يفسّر ذلك محطات النفق المحصّنة أو هذه المخلوقات الداعرة؟
    Bu, son zamanlarda ekildiğin buluşmaları açıklıyor. Open Subtitles وهذا يفسّر سبب حادثة إلغاء موعدكِ الأخير
    Çok sayıda bakteri sayısı ve mevsimsiz sıcak hava sıçanların onu çok yenebilir bulmasını açıklıyor. Open Subtitles عدد ضخم من البكتيريا في طقس دافئ غير ملائم يفسّر لمَ عثرت عليه الفئران وهضمته
    İşte bu bizim teknenin yerini nasıl belirlediklerini ve tekneyi nasıl ele geçirdiklerini açıklıyor. Open Subtitles هذا يفسّر مقدرتهم على تحديد مكاني و أخذي قاربي
    Son karımın neden mutfakta çok vakit geçirdiğini açıklıyor. Open Subtitles هذا يفسّر لماذا زوجتي السابقة الأخيرة قضت معظم الوقت في المطبخ
    Birinin onu niye ısrarla aradığını açıklıyor bu. Paralarını geri istiyorlar. Open Subtitles هذا يفسّر سبب بحث أحدهم المستميت عنه، يريد استرجاع ماله
    Bu, diş ipime değdiğimde neden tahrik olduğumu açıklıyor. Open Subtitles هذا يفسّر شعوري الدائم بالإثارة عندما أنظف أسناني بالخيط
    Kan testi potasyum düşüklüğünü doğruladı. Kalçasındaki his kaybını açıklıyor. Open Subtitles فحوصات الدم تؤكد مستوى البوتاسيوم المنخفض مما يفسّر انعدام الحسّ في وركها
    Kokainin içindeki kokain olmayan şey de hafıza kaybını açıklıyor. Open Subtitles وما هو في الكوكاين عدا الكوكايين يفسّر فقدان الذاكرة
    O onu öldürmek için gelecekten geri geleceğini neden Ama açıklamıyor. Open Subtitles لكن هذا لا يفسّر لماذا تعود من المستقبل لتقتله
    Ama uzay zaman bütünlüğündeki boşluğu açıklamıyor. Open Subtitles لكنّه لا يفسّر ضياع المساحة الزمنيّة لديه
    Depresyonda olmaları az arkadaşları olmasını ya da birbirlerinden farkları olmamasını açıklamıyor. Open Subtitles التشرّد لا يفسّر ندرةَ أصدقائهما ولا انعدام الاختلاف بينهما
    Merkezi sinir sistemi vasküliti ataksiyi, anemiyi ve felci de açıklayabilir. Open Subtitles إلتهاب الأوعية العصبيّة المركزيّة يفسّر الرَنَح، فقر الدّم وربّما السكتة الدماغيّة
    Omurilik tümörü karaciğeri ya da akciğeri açıklamaz. Open Subtitles لا يفسّر الورم الفقريّ الرئتين ولا الكبد
    Canavarca burun karıştırmayı nereden öğrendiği anlaşıldı. Open Subtitles حسنا، هذا يفسّر المهارة مع آداة سحب الدماغ.
    Demek ki bu yüzden ellerin birini bulamıyoruz. Open Subtitles قد يفسّر هذا سبب عدم عثورنا على إحدى اليدين
    Eğer plevral efüzyon sistemik bir nedenden dolayı olsaydı diğer iki semptomu da açıklardı. Open Subtitles إذا كان الانصباب الجنبيّ بسبب شيء عامّ، فيمكن لهذا أن يفسّر أعراضه الأخرى
    Tanrım, bu çok açıklayıcı oldu. Open Subtitles رباه، هذا يفسّر الكثير
    Burada ne yaptığımı açıklayacak bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد ما يسعني قوله وقد يفسّر سبب وجودي هنا
    Sence 10 yıl sonrasına kadar bir daha hamile kalmamasının sebebi bu depresyondan dolayı olabilir mi? Open Subtitles هل تظنين أن اكتئابها ربما يفسّر أنها لم تحمل مجدداً لمدة 10 سنوات؟
    Küresel ısınmayı açıklayan siyah çizgi gökkuşağımızın neresinde? TED أين يوجد الخط الأسود في قوس قزح الذي يفسّر الاحتباس الحراري العالمي؟
    Doğruyu söylüyorsanız bu, yontuyu içindeki hazineyi fark etmediğiniz halde neden aldığınızı açıklamış oluyor. Open Subtitles فذلك يفسّر شرائكما التمثال، دونما أن تدركا أن داخله كنزًا.
    Wegener mental durum değişikliğini açıklamazdı. Open Subtitles ورم فاغنر لا يفسّر التغيّر في الحالة العقليّة
    Bu belki, biraz heyecanlı olan kişiliğimin nedenini açıklar. Open Subtitles ربما هذا يفسّر شخصيتي العصبية قليلا كما أعتقد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد