İkimiz dünyadaki 8 milyar diğer insanın asla anlayamayacağı bir şaka gibiyiz. | Open Subtitles | نحن الإثنان في مزحة ، الثمان بلايين الآخرين على الكوكب لن يفهموها |
Diğer insanların bilemeyeceği ya da anlayamayacağı şeyler gördük. | Open Subtitles | رأينا اشياء الناس الآخرين لن يعرفوها او يفهموها |
Hayır, hayır, dur sen, ben de senin gibi orospu çocuğunun anlayacağı şekilde izah edeyim. | Open Subtitles | لا، لا، لا، ذرني أقول لك بطريقة أشخاص أمثالك يفهموها يا أيه الوغد |
Bu yalnızca onların anlayacağı gizli bir dil. | Open Subtitles | انها لغه سريه فقط يمكنهم أن يفهموها |
Dediler ki... Ah, sanırım anlamadılar. | Open Subtitles | حسنا ، لقد قالوا أنهم لم يفهموها تماما |
Onların anlayamadığı şeyler yapmıştın. | Open Subtitles | ...أنت فعلت أشياء التي لم يفهموها حقًا |
Onların anlayamadığı şeyler yapmıştın. | Open Subtitles | ...أنت فعلت أشياء التي لم يفهموها حقًا |
Çoğu insanın hiçbir zaman anlayamayacağı bir sürü şey gördük. | Open Subtitles | وراينا اشياء ... التى معظم الناس لم يفهموها ابدا |