Yerine dövüştüğüm adam benden 10 kilo ağırdı. | Open Subtitles | الملاكم الذي حلّ محلـّه كان يفوقني بـ9 كيلو غرامات. |
Doğru adam beni güldürmeli ve benden daha zeki olmalı . | Open Subtitles | يجب أن يجعلني أضحك وأن يفوقني ذكاءً |
O eleman benden çok daha havalı. | Open Subtitles | تعلمت أن ذاك الرجل يفوقني جاذبية. |
O eleman benden çok daha havalı. | Open Subtitles | تعلمت أن ذاك الرجل يفوقني جاذبية. |
- Hayır, benden hızlıydı sanırım. | Open Subtitles | كلا، هذا السريع يفوقني على ما أظن |
Bu gördüğünüz benim Londra'daki çalışma partnerim Denton ve bu konu üstüne benden çok daha iyi bir iş çıkarıyor. | TED | شريك التدريب من لندن، (دينتون)، يقوم يفوقني مهارة في تلك الأشياء التي يقوم بها. |
Onun benden 500 milyon kez daha üstün olduğunu düşünüyor olmalısın. | Open Subtitles | تظنينه يفوقني قدراً أكثر بكثير من السيد (تشرشل). |
Bak, arkadasından yeterince konuştum ve Junior'un yetkileri benden üstün. | Open Subtitles | انظر، ربما قلت الكثير بالفعل وضعاً بعين الاعتبار أن (جونيور) يفوقني رُتبة |
Gideon kimse karanlık hakkında benden daha fazlasını bilemez. | Open Subtitles | غيديون)، ما مِنْ أحد يفوقني) معرفة عن الظلام |
Naruto ağabey benden çok ileride. | Open Subtitles | ناروتو-نيتشان يفوقني بكثير |
benden yüce kimse yok! | Open Subtitles | لا شيئ يفوقني! |