"Bir Yüksek Mahkeme hakimi Bay Gandi'nin saldırıya direnmedikleri için dava etme hakkı olduğunu teyit etti." | Open Subtitles | .كان من حقه أن يقاضيهم بتهمة الاعتداء طالما أنه لا هو و لا السيد خان قاوموا الاعتقال |
Biliyor. Bütün dünya dava ettiğini öğrensin diye dava etmek istiyor. | Open Subtitles | انه رفع دعوى لأنه يريد ان يعرف العالم انه يقاضيهم |
Ayrıca bilinen iş ortakları, müvekkilleri, dava ettiği kişileri de kontrol ettim. | Open Subtitles | و راجعت مع مشاركين، زبائن واشخاص معروفين كان يقاضيهم |
her zaman onları dava eder. | Open Subtitles | و يقاضيهم طيلة الوقت |
Birinin dava açması gerekiyor. | Open Subtitles | حسنا، لابد أن يقاضيهم أحد. |
Scott avukattır. Biriyle sorunu olduğunda dava açar, başka... | Open Subtitles | (سكوت) محامي, إن كان لديه مشكلة مع شخص ما, فهو يقاضيهم |
O zaman Curtis ona ayırımcılık yaptığı için dava açabilir. | Open Subtitles | ثم "كيرتيس" سوف يقاضيهم للتحامل عليك |