Şey, beni deli ediyor. Fakat daha iyi. | Open Subtitles | حسناً، إنه يقودني للجنون لكنه أفضل حالاً |
Bu beni deli ediyor. Halkın içinde gösteriş yapıyorlar. | Open Subtitles | هذا يقودني للجنون إنهم يستعرضون أمام العامه |
Bütün parayı senin kazanman ve hesabı ödemen beni deli ediyor. | Open Subtitles | ان ذلك يقودني للجنون انك من تجنين كل المال و تتخذين كل القرارات |
Böyle kıskanç davrandığında zaman ondan nefret ediyorum. Tanıştığımız günden beri hep kıskançlık yapıyor. Bu da beni delirtiyor. | Open Subtitles | اكرهه عندما يكون كذلك انه غيور منذ تعارفنا انه يقودني للجنون |
Delireceğim. | Open Subtitles | تعلم بأنّ هذا يقودني للجنون. |
Ve.. ve ben ilerisini göremiyorum ve bu beni çıldırtıyor. | Open Subtitles | ولا .. لااستطيع رؤية ماسيحدث وهذا يقودني للجنون |
Pencereden dışarı bakıyordum, camın köşesinde toz gördüm bu beni deli etti | Open Subtitles | لقد كنت أطالع خارج النافذة ولاحظتُ غباراً في زواياها وهذا يقودني للجنون |
deli ediyor beni | Open Subtitles | وهذا يقودني للجنون |
Bütün gazlı içeceklerin yarısını içip bırakman beni deli ediyor. | Open Subtitles | يقودني للجنون عندما تشرب النصف من كل بيرة. |
Ve kanıtlayamamak beni deli ediyor. | Open Subtitles | وذلك يقودني للجنون بانني لا استطيع اثبات ذلك |
İki farklı kişiliğim varmış gibi ve bu da beni deli ediyor. | Open Subtitles | أشعر وكأنني شخصين مختلفين وهذا يقودني للجنون |
Geçen gece görüştüğümüzde söylediğin o şey beni deli ediyor. | Open Subtitles | ذلك التعليق الذي قلتيه في تلك الليلة ، عندما رأينا بعضنا البعض انه يقودني للجنون |
Etrafında olmak beni deli ediyor etrafında olmamak da beni deli ediyor. | Open Subtitles | كوني بقربك يقودني للجنون، والابتعاد عنك يقودني للجنون. |
- Wade, beni deli ediyor. - Wade, beni deli ediyor. | Open Subtitles | وايد أنه يقودني للجنون وايد أنها تقودني للجنون |
Alışana kadar da devam edecek. beni deli ediyor. | Open Subtitles | عليّ التعايش معه حتّى أتقبله، وذلك يقودني للجنون. |
Ona nasıl ulaşacağımı bilsem, arardım. Ama ulaşamıyorum ve bu beni delirtiyor. | Open Subtitles | يمكن أن أفعل ، لو أني أعرف طريقة للإتصال بها ، لايمكني وهذا يقودني للجنون |
Kişisel duygularının, profesyonel kararlarının önüne geçmesine izin veriyor ki bu da beni delirtiyor resmen. | Open Subtitles | ويترك مشاعره الشخصية تؤثر على حكمه الوظيفي، وهذا يقودني للجنون |
Delireceğim. | Open Subtitles | هذا يقودني للجنون |
Delireceğim burada. | Open Subtitles | لقد بدأ الأمر يقودني للجنون |
İyi mi değil mi bilmemek beni çıldırtıyor. | Open Subtitles | أنه يقودني للجنون أن لا أعرف إذا كان بخير |
Adam deli ediyor beni. | Open Subtitles | إنه يقودني للجنون. |
Güzel. Bunu daha geçen hafta yaptırmıştım ve bu beni çılgına çeviriyor. | Open Subtitles | جيد انتهيت منه الاسبوع الماضي وهو يقودني للجنون |