Sanırım polisten kaçmak için bu kadar hızlı gidiyordu. | Open Subtitles | أعتقد أن الشرطة كان تطارده . لقد كان يقود بسرعة |
Çok hızlı gidiyordu. Ben de koşuyordum. | Open Subtitles | لقد كان يقود بسرعة كبيرة و كنت أركض |
Şu an konuşamaz. Çok hızlı sürüyor. | Open Subtitles | لا يمكنه الحديث الآن إنه يقود بسرعة شديدة |
Hoşlandığımdan biraz hızlı sürüyor ama... | Open Subtitles | انه يقود بسرعة كبيرة لا تعجبنى ... ولكن ما عدا ذلك |
Çok hızlı sürüyordu. | Open Subtitles | وكان يقود بسرعة كبيرة |
Ambar çok hızlı sürüyordu. | Open Subtitles | -سيدي أمبر كان يقود بسرعة كبيرة |
Allahın belası bir hız manyağına çattık! | Open Subtitles | أخيرا عثرنا علي أنفسنا هاهو سافل يقود بسرعة |
Bak, Walden aşırı derecede hızlı gidiyordu ve benim de hassas bir mesanem var. | Open Subtitles | والدن) كان يقود بسرعة كبيرة) وأنا لدي مثانة عصبية |
O kadar hızlı gidiyordu ki Buick'imiz ile bir ağaca çarptı. | Open Subtitles | كان يقود بسرعة كبيرة (انه حطم السيارة ال(بويك... في شجرة التفاح. |
Lanet olsun, çok hızlı sürüyor. | Open Subtitles | اللعنة, أنه يقود بسرعة |
Muhtemelen aşırı hız yapmıştır. | Open Subtitles | كلا. على الأرجح أنه كان يقود بسرعة كبيرة، |
Formüldeki minimum kayma hızını kullandığımızda, ...kabaca saatte 88 km sürdüğünü belirledik, ...ki bu da hız sınırının 16 km üstünde demektir. | Open Subtitles | وباتباع معادلة سرعة الانزلاق الدنيا توصلنا إلى أنه كان يقود بسرعة خمسًا وخمسين ميلاً في الساعة تقريبًا |
Sen planlar yaparsın, o da saatte 160 km hız yapar böylece hafta sonunun sonu gelir. | Open Subtitles | تخطط لمشاريع ثم يقود بسرعة 100 ميلاً بالساعة... |