ويكيبيديا

    "يكترثون" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • umurlarında
        
    • umursamıyorlar
        
    • değer
        
    • umursamazlar
        
    • umurunda
        
    • umursamıyor
        
    • önemseyenler
        
    • umursuyorlar
        
    • umursamaz
        
    • siklemiyorlar
        
    İnsanlar her sabah uyanıyor ve yoksulluk umurlarında değil. TED يستيقظ الناس في الصباح. لا يكترثون بالفقر.
    Hatta yalan bile söyledim ama pek de umurlarında olmadı. Open Subtitles ، لقد كذبتُ عليهم لكن بدا أنهم لا يكترثون
    Basını hiç umursamıyorlar. Bunu zaten gösterdiler. Open Subtitles إنهم لا يكترثون بالصحافة، لقد أظهروا ذلك
    Sana değer veren, sana ihtiyacı olan insanların olduğunu görmüyor musun? Open Subtitles ألا ترى بأنّ ثمةَ أشخاصاً يكترثون لأمرك أشخاصاً بحاجة إليك ؟
    Hatta ikizler bile, ki onlar kendilerinden başka kimseyi umursamazlar. Open Subtitles حتى التوأم، وهما في العادة لا يكترثون بأحد سوى أنفسهم
    Bizim pirincimiz, şekerimiz onların umurunda değil tek dertleri para. Open Subtitles لا يكترثون إن كان لدينا أرز أو سكر لا يهمهم إلا المال
    Dünya-2'den gönderdiği meta-insanlar kaç tane masum insanın öleceğini umursamıyor. Open Subtitles المتحولين الذين يرسلهم من الأرض اثنين لا يكترثون بقدر الأبرياء الذين يعترضون طريقهم
    Başkalarını önemseyenler ve yalnızca kendilerini önemseyenler. Open Subtitles هولاء اللذين يكترثون بالآخرين وهولاء اللذين يكتثرون بأنفسهم.
    Umuttan ve benden başka her şeyi umursuyorlar. Open Subtitles لا يكترثون للأمل ولا يكترثون لي إنها هنا
    Ben umurlarında olmam, Nicholas. Ölmeme engel olmazlar... Kimseyi tehdit edebilecek durumda değilsin. Open Subtitles لا يكترثون لأمري سيدعونني أموت لستَ في موقف لتهدّد أحداً
    Çünkü bu şehirdeki tüm stüdyolar gibi sanat umurlarında bile değil. Open Subtitles لأن على غرار أستوديوهات هذه المدينة، هم لا يكترثون بالفن
    O insanlar her şeyi satar, çocuklarını bile satarlar, umurlarında olmaz. Open Subtitles هؤلاء الناس سيبيعون لك أي شيء, سيبيعون لك أطفالهم, لا يكترثون لذلك.
    Sen umurlarında değilsin, kocanın peşindeler. Open Subtitles إنّهم لا يكترثون بكِ بل يريدون زوجكِ هناك متقفّي أثر في الحقيبة،
    İnanması ne kadar zor olsa da, bazı insanlar beni de umursamıyorlar. Open Subtitles وبقدر صعوبة تصديق ذلك فهناك أناس لا يكترثون لأمري أيضاً.
    Gözünü kapatmamışlar. Bu iyi değil. Bir şey görmesini umursamıyorlar. Open Subtitles لم يعصبوا عينيها، هذا لا يبشّر بخير فهم لا يكترثون إن رأت شيئاً
    Böylesi bir yalanla, hergün değer verdiğin insanları aldatmış oluyorsun. Open Subtitles أنّكِ بتلك الكذبة ستخدعينَ مَنْ يكترثون لأمركِ كلّ يومِ
    Biliyorsun o çocuklar sana gerçekten değer veriyorlar. Open Subtitles أتعلمي بأن هؤلاء الشباب .يكترثون لأمركِ حقاً
    İIk olarak, sosyopatlar sosyopat mıyım diye soru sormazlar, çünkü umursamazlar. Open Subtitles حسناً، أوّلاً المعتلّين إجتماعيّاً لا يسألون إن كانوا كذلك لأنهم لا يكترثون
    Birilerinin gerçekten umurunda olduğunu zannediyorsunuz. Open Subtitles أنتم لديكم انطباعاً خاطئاً عن أشخاص يكترثون حتى في الواقع
    Dünya-2'den gönderdiği meta-insanlar kaç tane masum insanın öleceğini umursamıyor. Open Subtitles المتحولين الذين يرسلهم من الأرض اثنين لا يكترثون لعدد الأبرياء الذين يعترضون الطريق
    Seni önemseyenler de bu savaşta yanında yer alacaklar. Open Subtitles ومن يكترثون بأمرك، سيقاومون إلى جانبك.
    Orada bir erkek kardeşi yoksa, çoğu adam umursamaz. Open Subtitles ما لم يكن لك أخ هناك، فمعظم الشباب لا يكترثون
    Spiro'yu siklemiyorlar bile hiçimse sikine takmıyor zaten. Open Subtitles إنهم لا يكترثون لأمره. لا أحد يكترث لأمره.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد