Uzun süredir Sana yalan söylüyordu. Onları görmek ister misin? | Open Subtitles | لقد كذب، وهو يكذب عليكِ منذ زمن طويل هل تودين رؤيتها؟ |
En başından beri Sana yalan söylüyordu ama onu durdurmamıza yardım edebilirsin. | Open Subtitles | إنه كان يكذب عليكِ دائمًا ولكن يُمكنك مساعدتنا لمنعه. |
O dadı değil. O Sana yalan söylemiş. | Open Subtitles | إنه ليس مربية أطفال فهو يكذب عليكِ |
Sana yalan söyleyen bir insana asla güvenme." demişti. | Open Subtitles | "لا تكذبي على من يثق بكِ أبداً، ولا تثقي بمن يكذب عليكِ أبداً" |
Sana iyi bir yalancı olduğunu kim söylediyse sana da yalan söylemiş. | Open Subtitles | مَن كان لكِ بأنكِ كاذبةٌ جيدة، فإنه كان يكذب عليكِ. |
Baban benim tarafımda değil bebeğim, Sana yalan söylüyor. | Open Subtitles | والدكِ ضدّي، إنه يكذب عليكِ |
Karev gibi erkekler en azından Sana yalan söylemeyeceğini bilirsin. | Open Subtitles | .( الرجالكـ(كراف. أنظري , على الأقل تعرفين أنه لن يكذب عليكِ |
Evet, Yentl sevgilin Sana yalan söylüyor. | Open Subtitles | (هذا صحيح يا (ينتل * أسم بطلة فلم موسيقي * ..حبيبكِ قد كان يكذب عليكِ |
Sana yalan söylerken bile ona inandın. | Open Subtitles | وتصدقينه حتى عندما يكذب عليكِ |
Çünkü Stefan'ın Sana yalan söylediğini sanıyorsun. | Open Subtitles | لأنّي أدرك أنّكِ تعلمين بأنّ (ستيفان) يكذب عليكِ. |
Sana yalan söylüyor. | Open Subtitles | إنه يكذب عليكِ. |
Neden Sana yalan söylüyor? | Open Subtitles | لماذا يكذب عليكِ ؟ |
- Birisi Sana yalan söylüyor. | Open Subtitles | شخصٌ يكذب عليكِ |
Lane Sana yalan söylüyor, onun yalanlarını Hunt'a satıyorsun. | Open Subtitles | (لين) يكذب عليكِ وأنتِ تبيعين أكاذبيه لـ (هانت). |
Peki ya Sana yalan söylüyorsa? | Open Subtitles | ماذا لو كان يكذب عليكِ ؟ |
- O halde doktorun Sana yalan söylüyor. | Open Subtitles | -إذاً، طبيبكِ يكذب عليكِ |
- Sana yalan söylüyor. | Open Subtitles | -إنّه يكذب عليكِ |
Sana güzel hissettirmek için yalan söylemiş olmalı. | Open Subtitles | مثل شقيقتكِ، لذا لابد أنه كان يكذب عليكِ |