"يكن أحدٌ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• kimse

kimse bu cismin böyle görüneceğini beklemiyordu.
لم يكن أحدٌ يتوقع أن يكون الجرم بهذا الشكل؛

Bütün o yıllar ve tarih, ama kimse fark edemedi.
كل تلك السنين ، وكل هذا التاريخ ولم يكن أحدٌ ينظر إليها

Affedersiniz, ön tarafta kimse yoktu ve matkabın sesini duydum.
أنا آسف، لم يكن أحدٌ هنا و قد سمعتُ صوتَ المثقاب

Ama, 1944 yılında, kimse onların ne kadar insan olduğundan emin olamaz.
لكن عام 1944، لم يكن أحدٌ واثقاً من مدى التهديد الذي شكّلوه على البشريّة

Şöyle diyelim, düğünümüzden sonra kimse çiçekler hakkında tek kelime etmedi.
فلنقل أنّه بعد زفافنا، لم يكن أحدٌ يتحدّث عن الزهور.

Varsayalım arabanla birine çarpmış ol ve etrafta kimse yok.
قل إنك إصطدمت بشخص ما بسيارتك ،لم يكن أحدٌ هناك لم يرى أحد

15 sene önce bedavaya aldım sayılır. O zamanlar bu bölgede kimse yaşamak istemiyordu.
أشتريتهُ قبل 15 عاماً مقابل لا شيء عندما لم يكن أحدٌ يرغب في السكن في هذا الحي

Ama öyle yapınca da etrafımda bana umut verecek ve aptallık ettiğimde durmamı söyleyecek hiç kimse kalmadı!
لمْ يكن أحدٌ حاضراً لمنحني أملاً أو يقول أنّي أتصرّف بحماقة

Paco'nun yüzü halk tarafından görüldükten sonra kimse onunla bir şey yapmak istemedi.
حالما تم كشف هوية "باكو" للعلن.. لم يكن أحدٌ يرغب في التعامل معه

Çünkü kimse onun gibi sıfırdan başlamamıştı.
حيث لم يكن أحدٌ عطوفاً عليه ولو أقل من ذلك

Ama kimse onunla dövüşmek istemiyormuş.
لكن لم يكن أحدٌ يجرؤ على قتاله

Yapma şimdi, kimse kimseye acımasızca lakap takmadı mı?
هيا ... ألم يكن أحدٌ ينعت أحداً بألقابٍ معينه

kimse benim için ölmeye hazır değildi.
لم يكن أحدٌ مستعدّاً للموت مِن أجلي.

Şişmanlar kampında kimse bu kadar doğrucu değildi.
لم يكن أحدٌ بهذا الصدق في معسكر البدناء

Ama o saatte kimse, ön kapıda... ve arka giriş kapısında şüpheli birini görmemiş.
ولم يكن أحدٌ مشتبه به ...قد دخل الجبهة او الباب الأمامي

Şu an kimse için kimse bilmiyor ama şehrin yeni bir şairi var.
لم يكن أحدٌ يعلم بالأمر بعد، ولكن المدينة (أصبح لديها شاعرٌ جديد:

Sonra kimse fark etmeden sana nasıl baktığını gördüm.
وحينما لمْ يكن أحدٌ ينظر{\pos(190,230)} شاهدتُ الطريقة التي كانتْ{\pos(190,230)} تنظر بها إليكَ

- Yok. kimse bilmiyor.
لم يكن أحدٌ يعلم .

kimse yokmuş ki yanında!
-لمْ يكن أحدٌ هناك