ويكيبيديا

    "يكن بحاجة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gerek yoktu
        
    • ihtiyacı yoktu
        
    • gerekmiyordu
        
    • ihtiyacı olmadı
        
    Gitmesine gerek yoktu çünkü tüm o bilgisayar saçmalığından anlıyordu. Open Subtitles لم يكن بحاجة إلى هذا لأنه كان يعرف كل تلك الأمور الخاصة بالحاسوب.
    Hayır, iyi biriydi. Hile yapmasına gerek yoktu. Open Subtitles كلا ، كان جيدا ولم يكن بحاجة للغش
    Bize öyle bakmasına gerek yoktu. Open Subtitles لم يكن بحاجة أن ينظر لنا بهذه الطريقة
    Uyarı sistemine ihtiyacı yoktu, çünkü yanında suç ortağı vardı. Open Subtitles إنه لم يكن بحاجة لجهاز إنذار لانه كان لديه شريك.
    Ve gördüğüm kadarıyla, sevgilinin afrodizyağa ihtiyacı yoktu. Open Subtitles و من رؤيتي للأمر، عشيقك لم يكن بحاجة إلى مثير للشهوة
    Ama dünyanın onu koruyacak bir insana ihtiyacı yoktu. Open Subtitles لكنّ العالم لم يكن بحاجة إلى شخص ليحميه.
    Sen inanmasan da ikna edilmesi gerekmiyordu... Open Subtitles لذا لم يكن بحاجة لمزيد من الإقناع لذا إذا أردت تصديق
    Ya da ben kapıyı açık bıraktığım için anahtara ihtiyacı olmadı. Open Subtitles أو أنّه لم يكن بحاجة إلى مفتاح ربّما لأنني لم أقفله
    Böyle bir suçlamayla kirlenmesine gerek yoktu. Open Subtitles لم يكن بحاجة لتبقى عليه وصمة الاتهام
    Kesinlikle gerek yoktu, ama eğer... Open Subtitles حسناً، بالتأكيد لم يكن بحاجة إلى ذلك، ولكن إذا...
    Sormaya gerek yoktu. Zaten biliyordu. Open Subtitles ‫لم يكن بحاجة للسؤال ‫لقد كان يعلم
    Richard'ın Uşak olmasına gerek yoktu çünkü kandırarak, kendini sevdirdiği insanların onu geri getirebilmek için her şeyi yapacaklarını biliyordu. Open Subtitles (ريتشارد) لمّ يكن بحاجة ليصبح "جالب شقاء". لأنه يعلم أنّ من خدعهم لحبّه لن يوقفهم شيء عن إعادته.
    Endişelenmesine gerek yoktu. Open Subtitles لم يكن بحاجة للقلق
    Sinemalarda ya da hayatımda "Borsa" filminin devamına gerek yoktu. Open Subtitles وول ستريت " لم يكن " ... بحاجة إلى تتمة لا في السينما ولا في حياتي
    Bir enstürimam çalabilen topluluğun bir üyesinin çalışmaya ihtiyacı yoktu. Open Subtitles وكل من كان يستطيع العزف لم يكن بحاجة للعمل
    Hapiste kimseye ihtiyacı yoktu çünkü zaten biri vardı. Open Subtitles لم يكن بحاجة لأي تواصل إجتماعي وهو بالسجن لأنه لديه واحد أصلاً
    Olsaydı bile, sizin gibi birine ihtiyacı yoktu. Open Subtitles ،وحتى لو كان كذلك .فلم يكن بحاجة لرجل مثلك
    Onun bir bütçe planına veya yargılamalarıma ihtiyacı yoktu. TED لم يكن بحاجة إلى دخل ولا رأيي.
    Madem öyle, o zaman onu korumalıydın. Korunmaya ihtiyacı yoktu. Open Subtitles إذاً، كان ينبغي أن تحميه - لم يكن بحاجة إلى الحماية -
    İki numarayı yapmaya ihtiyacı yoktu. Open Subtitles لم يكن بحاجة إلى قضاء حاجته الثانية
    Ama kesinlikle özgürlüğünü satın alması gerekmiyordu. Open Subtitles لكنّه بالتأكيد لمْ يكن بحاجة لشراء حُرّيته.
    Ya da ben kapıyı açık bıraktığım için anahtara ihtiyacı olmadı. Open Subtitles أو أنّه لم يكن بحاجة إلى مفتاح ربّما لأنني لم أقفله

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد