ويكيبيديا

    "يكن رجل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • adam değildi
        
    • adamı değildi
        
    • erkeğe değil
        
    • biri değildi
        
    • adam değildir
        
    Bu bir zincir testere adam değildi. Hâlâ benim için bir sır. Open Subtitles هذا لم يكن رجل سلسلة المنشار هو لا يزال غامضاً بالنسبة إلي
    Earl kötü bir adam değildi, bana ne vurdu, ne de kötü davrandı. Open Subtitles أيرل لم يكن رجل سئ أنه لم يضربنى أبداً أو أى شئ مثل هذا
    Büyükelçi Krazluv büyük bir adam değildi. Vins bija suns, köpeğin tekiydi. Open Subtitles السفير كارزلوف لم يكن رجل عظيم لقد كان كلب
    İsveç'te çok ünlü bir yazardı, ama iyi bir aile adamı değildi. Open Subtitles كان روائي شهير للغاية في السويد لكن لم يكن رجل عائلة جيد
    Sonunda yenildi, ama bir erkeğe değil, bir kadına da değil. - Onu yenen denizdi! Open Subtitles لقد أنسكرت فى النهاية لكنه لم يكن رجل أو امرأة
    Baban kötü biri değildi Yuri. Yuri dememde sakınca yoksa. Open Subtitles أبوك لم يكن رجل سيئ يوري لو سمحت لي أن اطلق عليك يوري
    Hâlbuki o yaşlı bir adam değildir. Open Subtitles لكنه لم يكن رجل عجوز.
    Hayır, kesinlikle "Yağmur Adam" değildi. Open Subtitles لا , بالتأكيد لم يكن رجل المطر بالتأكيد لم يكن رجل المطر
    Yaralı bir tavşanı çitin arkasında bırakacak bir adam değildi. Open Subtitles هو لم يكن رجل يترك أرنب مجروح على الجانب الخطأ من السياج
    Babam çok okuyan bir adam değildi ama insan anatomisi hakkında birkaç şey bilirdi. Open Subtitles أبي لم يكن رجل متعلم ولكن كان يعلم بعض الأشياء عن علم تشريح الانسان
    Hayır, kesinlikle "Yağmur Adam" değildi. Open Subtitles لا , بالتأكيد لم يكن رجل المطر
    Ömrünü demir parmaklıklar ardında tüketmiş bir adam değildi. Open Subtitles لم يكن رجل يقضي حياته خلف القضبان
    Onunla vaktimi boşa harcadım. adam değildi. Open Subtitles أضعت وقتي معه لم يكن رجل حقيقي
    Büyükbabam huysuz bir adam değildi. Open Subtitles جدي لم يكن رجل متوسط.
    Yağmur adam değildi. Open Subtitles بالتأكيد لم يكن رجل المطر
    Francis kötü bir adam değildi. Open Subtitles فرانسس لم يكن رجل سيء
    Bu genç adam bir politikacı değildi, bir iş adamı değildi, bir insan hakları savunucusu veya dini bir lider değildi. TED لم يكن هذا الشاب سياسيًا لم يكن رجل أعمال أو ناشطًا للحقوق المدنية أو قائد لمعتقد ديني.
    Rozetleri vardı ama hiçbiri kanun adamı değildi. Open Subtitles لقد كانوا يرتدون شارات ولكن أحد منهم لم يكن رجل قانون
    der. İngiliz filozof Bertrand Russell bir din adamı değildi, ancak ' Kötülük bizim kalbimizde yatıyor ve bunu kaplerimizden çıkarmalıyız.' TED الفيلسوف البريطاني برتراند راسل لم يكن رجل دين لكنه قال في قلوبنا يكمن الشر ومن قلوبنا.. يجب أن يستأصل ومن قلوبنا.. يجب أن يستأصل
    Sonunda yenildi, ama bir erkeğe değil, bir kadına da değil. Open Subtitles لقد أنسكرت فى النهاية لكنه لم يكن رجل أو امرأة !
    Ağabeyim kötü biri değildi. Open Subtitles أخي لم يكن رجل سيء
    Hâlbuki o yaşlı bir adam değildir. Open Subtitles لكنه لم يكن رجل عجوز.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد