Birimizin yolunu değiştirmesi gerek ve bence bu sen olmalısın. | Open Subtitles | على أحدنا تغير طرقنا وأعتقد أنه يجدر أن يكون أنت |
O kişi sen olmalısın, Prens Zuko. | Open Subtitles | يجب أن يكون أنت يا أمير زوكو شرف غير مشكوك فيه ؟ |
Başka bir terapist göremem, sen olmak zorundasın. | Open Subtitles | لا يمكننى رؤية معالج متخصص يجب أن يكون أنت |
Eğer birimiz üye olacaksak, umarım o kişi sen olursun Frasier. | Open Subtitles | اذا كان أحدنا سيحظى بالعضوية فأتمنى أن يكون أنت يا"فريجر" |
Onun içindekinin sen olmasını dilemiyor muydun? | Open Subtitles | ألم تكن راغبا بعض الشيء أن يكون أنت من يضاجعها ? |
Sen! Bu kişinin sen olması lâzım çünkü kumarbaz olan sendin. | Open Subtitles | لا بد أن يكون أنت لأنك المقامر هنا |
Birinin su kulesinden düştüğünü duydum ve sandım ki sen olabilirsin. | Open Subtitles | سمعت أن أحـدا سقط مـن برج المـاء و طننت أنـه يمكـن أن يكون أنت |
Eğer tekrar aşık olursam, bu sen olmayacaksın. | Open Subtitles | لو أحببتُ رجلاً مجدداً فلن يكون أنت |
Bu gece beni biri öldürecekse, o sen olmalısın. Hak ediyorsun. | Open Subtitles | حسنا,إذا ما كان هناك أحد سيقتلنى الليلة يجب أن يكون أنت,أنت تستحق هذا |
Yaşaması gereken sensin. sen olmalısın. | Open Subtitles | أنت الشخص الذي يجب أن تعيش إنه يجب أن يكون أنت |
O çocuk sen olmalısın yeryüzünde, yaklaşan o meteoru durdurabilecek kadar zeki olan diğer kişi. | Open Subtitles | يجب أن يكون أنت الشخص الأخر الذكى كفاية فى الكوكب لإيقاف النيزك |
- Ama sizing kurul doktorlarınızdan biri... - Hayır, hayır. sen olmalısın. | Open Subtitles | .. ـ لكن أحد أطباء المحكمه ـ لا لا ، يجب أن يكون أنت |
Pazar günü öldü, Pazartesiyi gördü Sıradaki ölecek kişi sen olmalısın | Open Subtitles | مات يوم الأحد, رأيته يتم الإثنين من سيموت بعده, لابد و أن يكون أنت |
Neden sen olmak zorundasın Jim? | Open Subtitles | لم يجب أن يكون أنت يا "جيم " ؟ |
Değil. Bu sen olmak zorunda değildir. | Open Subtitles | ليس أنت لا يجب أن يكون أنت |
Eğer hata yaparsan hedef sen olursun. | Open Subtitles | ولكى لا نكن مخطئين يجب أن يكون أنت |
O melek, sen olursun diye ummuştum. | Open Subtitles | تمنيت أن يكون أنت |
Eğer kurtarılmaya ihtiyacım olursa kurtaranın sen olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أذا أحتجت أحدا ينقذني, فأنا أريده أن يكون أنت. |
Onun sen olmasını o kadar istedim ki kendimi inandırdım. | Open Subtitles | أردته أن يكون أنت جعلت نفسي تصدق ذلك |
O kişinin sen olması gerekiyordu. | Open Subtitles | فمن المفترض أن يكون أنت |
Tüm bildiğim, sen olabilirsin. | Open Subtitles | كل ما أعرفه هو إنَه قد يكون أنت |
İkimizden birine ihtiyacı var. bu sen olmayacaksın. | Open Subtitles | ستحتاج جسد أحدنا , ولن يكون أنت . |
Ama filmdeki o insanlar sen olamazsın. | Open Subtitles | لكن أولئك الناس على الشاشة لم يفترض حتى لكي يكون أنت. |
Huzur bulacak biri varsa o sen olmalıydın. | Open Subtitles | أعني أنّه طالما سيجد أيّ أحد السلام، فيجب أن يكون أنت. |
Asansörde bir gölge olduğunu onun sen olabileceğini ve emin olana kadar büyüteceğini söyledi. | Open Subtitles | وأنَّ ذلك يمكن أن يكون أنت ، وسيكبرها إلى أن يكون متأكداً |
Bak, şu an birisine vurmak istiyorum, ve bu sen de olabilirsin! | Open Subtitles | انظر، أريدُ أن أضرب أحد الآن، ومن الأفضل أن يكون أنت. |