ويكيبيديا

    "يلومون" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • suçlarlar
        
    • suçluyorlar
        
    • suçlar
        
    • suçluyor
        
    • suçluyorlardı
        
    • yelden
        
    Bir çocuk kaçırıldığında babalar kendilerini suçlarlar mantıksız olsa da bu tipiktir. Open Subtitles اذن؟ الاباء يلومون نفسهم عند اختطاف اطفالهم
    Memleketimde hep Latin şoförleri suçlarlar. Open Subtitles من حيث اتيت , دائماً ما يلومون السائق الاتيني
    Ve daha sonra bankalarını suçluyorlar kendilerine krediyi veren kötü adamlar oldukları için. TED ثم يلومون البنوك لكونهم الطرف الشرير الذي أعطاهم الرهونات.
    Fakat hiç adil değil. Yetişkinler her şey için daima çocukları suçluyorlar. Open Subtitles لكن هذا غير عادل، الراشدون دوماً يلومون الأطفال على كلّ شيء
    Onun gibiler sorunları için hep toplumu suçlar. Open Subtitles أولئك الناس يلومون مشاكلهم دوماً على المجتمع
    Kadınlar çoğu zaman kendisini suçluyor. Open Subtitles النساء غالبا ما يلومون أنفسهم.
    - Kit arabanızdaydı. - Will'i suçluyorlardı. Open Subtitles كيت كانت في سيارتك - هم يلومون ويل -
    Annesi babası ölen çocuklar bu acıdan kaçmak için kendilerini suçlarlar. Open Subtitles الاطفال يلومون أنفسهم من اجل تخفيف آلامهم
    Birbirlerini suçlarlar ve araları açılır. Open Subtitles و غالبا ما يلومون بعضهم ويتباعدا
    Evet, kesinlikle. Birbirlerini suçlarlar... Open Subtitles -نعم ، بالتأكيد ، يلومون بعضهم البعض
    Riley, bu durumlarda bazen yetersizlikleri için kazayı suçlarlar dedi. Open Subtitles إن (رايلي) قال أنه بعض الأحيان في هذه الحالات الأشخاص يلومون مشاكلهم على الحادث
    Seçimler kapıda ve insanlar polisleri suçluyorlar. Open Subtitles الناس يلومون الشرطه والانتخابات قاب قوسين او أدنى
    Metresi suçluyorlar. ve yalan masallar taşıdığını. Open Subtitles إنهم يلومون سيدتهم وينشرون إشاعات كاذبة.
    Artık BD borsaları Asya'daki çöküşten etkilenmeden açıldığı için, çoğu kişi dün gece New York'ta olan panik için bir kişiyi suçluyorlar, Open Subtitles الآن وقد فُتحت الأسواق الأمريكية غير متأثر بإنهيار السوق الآسيوي العديد من الناس يلومون رجل واحد على الذعر الذي حصل في نيويورك ليلة الأمس
    - Bu doğru değil. - Onlar oğlumu suçluyorlar. Open Subtitles ــ ذلك ليس صحيحاَ ــ إنهم يلومون إبني
    Meksikalılar Yankee'leri suçlar beyazlar yanık tenliler hakkında endişelenir ve duvar örmeye devam ederiz. Open Subtitles المكسيكيون يلومون الأمريكيين المحتمع الأبيض قلق حيال البنّي ونستمرّ نحن في بناء الجدار
    Kurbanlar kendilerini suçlar. Open Subtitles إن الضحايا يلومون أنفسهم
    Bağımlıyı suçlar. Open Subtitles يلومون المدمن
    Hepsi Clarinda'yı suçluyor ama işin aslını Danica öğrenecek. Open Subtitles ‫يلومون "كلاريندا"، لكن "دانيكا" ستكشف الحقيقة
    Polis liderleri ise, Detroit Metro Polis Bölümü'nü idare etmeye başlayan şirket olan Omni Consumer Products, OCP'yi suçluyor. Open Subtitles -وقادة إتحاد الشرطة يلومون المنتجات الإستهلاكية المهيمنة" أو سي بي" شركة قد دخلت مؤخراً بعقد مع المدينة لتمويل وإدارة دائرة شرطة "ديترويت ميتروبوليتان"
    Dalitler Brahminleri suçluyor. Open Subtitles الداليت يلومون البراهميين
    Tüm bunlar olurken kendilerini suçluyorlardı! Open Subtitles وطوال الوقت يلومون أنفسهم
    Kazananlar toptan, çemberden veya kapalı odadaki esen yelden şikayet etmez. Open Subtitles الفائزون لا يلومون الكره أو الحافه أو سرعه الريح في غرفة مغلقة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد