Ve bu üç genç adam da, takımlarını, okullarını ve ailelerini gururla temsil ediyorlar. | Open Subtitles | وهؤلاء الشباب الرائعون الثلاثة يمثلوا فرقهم، مدارسهم وعائلاتهم بالشرف |
Onlar da, ben işe dönebilecek kadar iyi hissedinceye dek müşterilerimi temsil etmeyi teklif ettiler. | Open Subtitles | وهم عرضوا أن يمثلوا عملائي حتى أشعر أن مستعد لهذا |
Bu, kartal avcıları için geleneklerini yaşatmak, aşiretlerini temsil etmek ve ateşli kalabalığın önünde yeteneklerini sergilemek için önemli bir fırsat. | Open Subtitles | هذه فرصة مهمة للصيادين بالنسور ليشرّفوا تقاليدهم يمثلوا القبيلة، ويستعرضوا أنفسهم أمام جمهور متحمّس. |
Öyle adlandırmak istemem ama galibiyetleri temsil ediyor, evet. | Open Subtitles | حسنًا، لم أكن لأقول هذا ...ولكن إنهم يمثلوا إنتصارات، أجل |
Martin gibiler eski pisliklerimizi temsil ediyorlar. | Open Subtitles | كأشخاص سيّئون أمثال (مارتن) هؤلاء من يمثلوا تهديداً لنا |