Herkes kalıp çalışabilir, kalabilirler de ama sen kalamazsın. | Open Subtitles | الناس يمكنهم أن يعملوا وهم يمكنهم البقاء لست أنتَ |
Şovdan sonra çocuklar lda ve Roy'la kalabilirler. | Open Subtitles | بعد العرض، الاطفال يمكنهم البقاء مع (إيد) و (روي). |
Yarına kadar benimle kalabilirler. | Open Subtitles | يمكنهم البقاء معي حتى يوم غد. |
Barker gidene dek Salt Lake'de Onbaşı Dolan'ın ailesiyle kalabilirler. | Open Subtitles | يمكنهم البقاء مع عائلة (دولانز) في "سولت لايك " إلى أن يرحل (لايك باكر). |
Çocukları oltalarına düşürecekler. | Open Subtitles | وهؤلاء الأطفال لا يمكنهم البقاء مستيقظين ... |
Çocukları oltalarına düşürecekler. | Open Subtitles | وهؤلاء الأطفال لا يمكنهم البقاء مستيقظين ... |
Sorun değil. kalabilirler. | Open Subtitles | لابأس يمكنهم البقاء |
Istedikleri kadar kalabilirler. | Open Subtitles | إنه... أعني، يمكنهم البقاء كما يريدون. |
- Belki o zamana kadar sizinle birlikte kalabilirler? | Open Subtitles | - ربما يمكنهم البقاء معك حتى حينها؟ |
Orada kalabilirler mi? | Open Subtitles | يمكنهم البقاء هناك؟ |
Şimdilik burada kalabilirler. | Open Subtitles | يمكنهم البقاء هنا الآن |
Bore-adon'da kalabilirler. | Open Subtitles | يمكنهم البقاء "في الجوف "آدون |
Burda kalabilirler. | Open Subtitles | يمكنهم البقاء. |