ويكيبيديا

    "يمكنه رؤية" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • göremiyor
        
    • gören
        
    • görebilir
        
    • görebiliyor
        
    • kaybetmişsen ne
        
    Ne yazık ki, vefat etti ve bugün benim ve çocuklarımın gördüğü başarıyı göremiyor. TED ومن المؤسف أنه توفي ولا يمكنه رؤية النجاح مثلما نراه أنا وأولادي اليوم.
    Bu çocuk öyle öfke ile dolu ki sadece belirtileri algılayabiliyor problemi göremiyor. Open Subtitles هذا الفتى مليئ جداً بالغضب لدرجة أنه يرى عرض فقط. لا يمكنه رؤية المشكلة.
    Her şeyi gören ve tüm ayrıntısıyla hatırlayabilen birine ihtiyacım var. Open Subtitles أحتاج شخص من يمكنه رؤية كلّ شيء وتذكّر كلّ شيء.
    O haritaların her biri bütünü değil, sadece parçayı gören biri tarafından çizilmiş. Open Subtitles كل واحدة من هذه الخرائط رسمت بواسطة شخص يمكنه رؤية صورة جزئية، ليس صورة كاملة
    Onun efendileri geleceği görebilir ve hatta ölüleri bile diriltebilir. Open Subtitles سيدهم فقط يمكنه رؤية المستقبل وربما ايضاً يبعث الموتى
    Onla devam edemeyeceğini herhangi biri görebilir. Open Subtitles أي شخص يمكنه رؤية أنه لن ينتهي بكِ المطاف معه. أنّى لك أن تعرف؟
    Kabaca şekilleri görebiliyor, ama el işareti ya da jest kullanmayın. Open Subtitles يمكنه رؤية الاشكال ولكن لا تستخدمي أي إشارات باليد
    Yargıç efendi hayaletleri görebiliyor! Open Subtitles لماذا سيدي الشاب يمكنه رؤية الاشباح؟
    Bir düğme kaybetmişsen ne olmuş, yani... Open Subtitles - إنه يمكنه رؤية ذلك بكل وضوح ..
    Önünde kameraman yerde sürünüyor korkudan titriyor, kasktan bir metre ötesini göremiyor. Open Subtitles أمامه ، مصوّر مرتعب يزحف متقدما مرتعشا من الخوف، لا يمكنه رؤية أبعد من خوذته
    Sadece ruhları senin gibi göremiyor diye gururu biraz incindi o kadar. Open Subtitles بل كبريائه مخدوش بعض الشيء طالما لا يمكنه رؤية الأرواح مثلك
    infrared portunu göremiyor. Open Subtitles لا يمكنه رؤية مكان الاشعه تحت الحمراء
    - Adam, şeylerin üst tarafını göremiyor. - Oz, gitmeliyim. Open Subtitles الرجل لا يمكنه رؤية الجانب الآخر من الأمور - أوز، عليّ أن أذهب -
    Kalbimin içini gören biri. Open Subtitles أحد ما يمكنه رؤية ما بداخل قلبي
    Pekçok garip olayla karşılaştık, ama geleceği gören biriyle hiç tanışmadık. Open Subtitles (لقد واجهنا الكثير من الظواهر الغريبة,يـ(جوناس كوين لكننا لم نتقابل بعد مع أي شخص يمكنه رؤية المستقبل
    Çünkü inanılmaz güçlü bir mikroskobu vardır ve yüzümü görebilir. Open Subtitles لأن لديه مجهر قوي جداً و يمكنه رؤية وجهي.
    Herif dışarda. Tatlım, yaptığımız herşeyi görebilir Open Subtitles هذا الرجل موجود بالخارج يا حبيبتي، يمكنه رؤية ما نفعل
    Ama dikkat eden herkes bunu görebilir. Open Subtitles ولكن أي شخص يراقب الأمور عن كثب يمكنه رؤية ذلك
    Big Brother isimliğini görebiliyor. Open Subtitles الأخ الكبير يمكنه رؤية بطاقة هويتك.
    Lynch öyle bir yere yerleşmiş ki tüm giriş çıkışları görebiliyor. Open Subtitles كما فعلت مع "رامون" ؟ "لينش" اختار لنفسه موقعاً, حيث يمكنه رؤية جميع الاتجاهات.
    - Geleceği görebiliyor. Open Subtitles يمكنه رؤية المستقبل
    Bir düğme kaybetmişsen ne olmuş, yani... Open Subtitles - إنه يمكنه رؤية ذلك بكل وضوح ..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد