Mümkün olduğunca güvenilir olmalarını istersiniz -- dışarıdaki korkutucu ama harika gerçek dünyaya bir rehber. | TED | أنت بحاجة لتكون الأفكار يمكن الإعتماد عليها قدر الإمكان، كدليل للعالم المخيف ولكن الجميل أيضا الذي يحيط بنا. |
güvenilir olmak iyi bir şeydir bence. | Open Subtitles | أعتقد أنه من الجيد أنه يمكن الإعتماد عليكى |
Belki sürekli güvenilir olmak istemiyorum. | Open Subtitles | حسنا ، ربما أنا لا أريد أن أكون يمكن الإعتماد على طول الوقت |
Tek bildiğim güvenilmez birisine güvendiğim. | Open Subtitles | الشيء الوحيد وانا متأكد منه انه لا يمكن الإعتماد علي |
Elektrik ve telefonlara da pek güvenilmez. | Open Subtitles | خطوط الكهرباء و الهاتف لا يمكن الإعتماد عليها هنا |
Dürüstsün, doğrusun, güvenilirsin, candansın ve-- | Open Subtitles | إنك أمين و صادق يمكن الإعتماد عليك و مخلص |
Sansasyon yaratma konusunda sana güvenebileceğimi biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف بأنني يمكن الإعتماد عليكي في إثارة مشاعر الناس بأفضل طريقة |
Uçmuş adamları hiç güvenilir bulamadım. | Open Subtitles | لم أجد أبداً رجال سكرانين يمكن الإعتماد عليهم |
Etse bile güvenilir bir tanık değil. | Open Subtitles | وحتى لو إستطاع ذلك، فهو شاهد لا يمكن الإعتماد عليه. |
Şu ana kadar güvenilir olduğunu kanıtladı zaten. | Open Subtitles | 'لأنها كانت تظهر بأنه يمكن الإعتماد عليها بشكل لا يصدق |
güvenilir, hiçbir zaman işten erken ayrılmaz. | Open Subtitles | إنها يمكن الإعتماد عليه ،، ولا يغادر مبكرا |
Hafıza güvenilir değildir çünkü eğitilmemiş beynin berbat bir depolama sistemi vardır. | Open Subtitles | لا يمكن الإعتماد على الذاكرة، لأنّ الدماغ غير المدرّب لديه نظام تصنيف رديء |
Bir iş ortamında onu güvenilir kabul eder misin? | Open Subtitles | هل تعتبر أنه يمكن الإعتماد عليه في القيام بعمل؟ |
Orta sınıftan güvenilir, kabul edilebilir ve tahmin edilebilir. | Open Subtitles | يمكن الإعتماد عليه، لطيف المعشر، يمكن التنبأ بأفعاله. |
Yapay zekanın şahitlik verileri açık ara daha güvenilir. | Open Subtitles | وشهود العيان من أفراد الذكاء الصناعي يمكن الإعتماد عليهم بشكل أكبر بكثير |
güvenilir mekanikçilerle karşılaşmak çok zor. | Open Subtitles | من الصعب العثور على ميكانيكيون يمكن الإعتماد عليهم |
Babam çok güvenilir değildir ama burada olacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا يمكن الإعتماد عليه كثيراً، لكن أتصور أنّ والدي سيكون هنا. |
Uyuşturucu satıcıları güvenilmez insanlar. | Open Subtitles | لا تلق باللائمة علي فمروجي المخدرات لا يمكن الإعتماد عليهم |
Ve sözler, gerçeğin güvenilmez işaretleridir. | Open Subtitles | والكلمات هى دلالات لا يمكن الإعتماد عليها كحقيقة |
güvenilmez elektrik ... Her yerde Kanlı sinekler. | Open Subtitles | كهرباء لا يمكن الإعتماد عليها، ذباب لعين في كلّ مكان. |
Her zaman güvenilirsin, Valerie. | Open Subtitles | (أنت دائماً يمكن الإعتماد عليك، (فاليرا |
Sağolasın evlat, sana güvenebileceğimi biliyordum. | Open Subtitles | شكرا، يافتاة. كنت أعرف أنه يمكن الإعتماد عليك |