ويكيبيديا

    "يناسبني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • uyar
        
    • uygun
        
    • bana göre
        
    • hoşuma
        
    • uymuyor
        
    • uymaz
        
    • müsait
        
    • işime gelir
        
    • yakıştığını
        
    • bana yakışıyor
        
    • sorun
        
    • benim için iyi
        
    Bana uyar çünkü ben de suratıma vurulmasına asla hoşgörüyle yaklaşmam. Open Subtitles حسناً هذا يناسبني لأنني ليس لدي تساهل مع الضرب في الوجه
    köpek barınakları bana uyar. - S-sanırım kendimi buldum. Open Subtitles مأوى الكلاب يناسبني أظن أنني اكتشفت كفاءتي
    Sizin tarikatınızın cübbelerini bu acınası dönemeçte kendime daha uygun buldum. Open Subtitles اجد الجلباب الذي تطلبه يناسبني افضل من هذا المعطف المرثي له.
    Ona her şeyin bittiğini artık yürümediğini söyledim. - bana göre değil. Open Subtitles قلت له أن المكان لم يعد يناسبني بعد الآن
    Herkesin birbirine bağlı olduğunu görüyorum ve galiba bu benim de hoşuma gidiyor. Open Subtitles أرى اننا جميعا مرتبطون ببعض .. و اعتقد ان هذا يناسبني
    Çünkü neyin bana uyup neyin uymayacağını anlayacak kadar akıllıyım ve bu uymuyor. Open Subtitles لأنني في الواقع ذكية كفاية لأعرف مايناسبني وما لا يناسبني، وهذا لا يناسبني.
    - Biz onu yenmek izin verilmez. - Bana uyar. Open Subtitles نحن لن نسمح لكي بالقضاء عليه - هذا يناسبني -
    Görünmezlik bana uyar. Duş almadan okula gidebilirim. Open Subtitles الاختفاء يناسبني يمكنني الذهاب للمدرسة من دون استحمام
    Bak seni tanıyorum. Ne seçersen seç bana uyar demeye çalışıyorum.. Open Subtitles اعلم هذا ، ولكنني فقط احاول ان اقول ان اي شئ تريدينه يناسبني
    Tabi, olur. Bana uyar. Neye ihtiyacın var? Open Subtitles نعم، أنا يناسبني ذلك تماماً ما الذي تحتاج إليه؟
    Bak, eğer varını yoğunu o zenci için tehlikeye atmak istiyorsan bana uyar. Open Subtitles إسمعي، يناسبني أن تضعي بيضكِ في أي سلة سوداء تفضلين
    Ve bu onlara uygun ise benim için ölmek uygundur. Open Subtitles واذا كان ذلك يناسبهم فما يناسبني هو الموت
    Aslında Joyce gelecek Salı gibi bir şey dedi, ki bu benim için uygun. Open Subtitles قالت شيء حول الثّلاثاء القادم، والذي يناسبني ولكنه فقط
    Bu harika olurdu Maggie, ama... hafta sonları benim için pek uygun değil. Open Subtitles يمكننا الذهاب معاً هذا جيد حقاً لكن هذا لا يناسبني
    Ayrılıyorum senden. Bu iş bana göre değil. Open Subtitles انا اشيل يدي من الموضع هذا العمل لا يناسبني
    Bu "tıkırında olmak"sa, evlilik bana göre değil. Open Subtitles لو أن هذا الأمر ناجح فأذن الزواج لا يناسبني
    Jimmy Ing adlı bir adam var, tam bana göre bir film çekecek. Open Subtitles هذا الرجل، جيمي اينغ من يصنع هذا الفلم أنه يناسبني
    Sizin için güvenilir biri olmak benim de hoşuma gitmez. Open Subtitles هذا يناسبني. يناسبني ألا تثقي بي.
    Ama hep klitorisiniz olduğu varsayılırdı. Bu bana uymuyor diye düşünürdüm. TED ولكن دائما بافتراض أن لديك بظر، رغم ذلك، ثم فكرت، هذا لا يناسبني.
    "Üzgünüm" bana uymaz. Open Subtitles الاعتذار لا يناسبني.
    Hayır, Salı günü ben müsait değilim. Schwartze'nin yasını tutacağım. Open Subtitles -لا يناسبني يوم الثلاثاء لدي مراسم حداد لدى عائلة شوارتز
    Bir taraftan, onun evden ayrılacak olması işime gelir. Open Subtitles من جهة، يناسبني أن تترك المنزل
    Arkadaşım bana yakıştığını söyledi. Bunu sadece içime giyeceğim. Open Subtitles قالت صديقتي إنه يناسبني ، يحتاج تعديلاً فقط
    Buradan memnunum. Yatalaklık bana yakışıyor. Open Subtitles أحبّ المكان هنا يناسبني كوني طريح الفراش
    - Eğer küçük düşmek için adam başı 200$ vermek istiyorsanız, hiç sorun değil. Open Subtitles إذا استطعتم أن تدفعوا 200 دولار فهذا يناسبني
    Peki, belki de bodrum benim için iyi bir yer değildi. Open Subtitles حسنا ، أعتقد ان القبو ربما لم يكن مكان يناسبني في نهاية المطاف

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد