Ama önce, Bu bir süre meşgul olmalıdır. | Open Subtitles | . لكن أولاً ، ينبغي لهذا أن يبقيكم مشغولات لفترة |
Bu tecridi atlayıp temel sisteme erişim sağlayacak. | Open Subtitles | ينبغي لهذا أن يتجاوز أمر الإغلاق ويسمح لي بالدخول إلى النظام |
Kızıl Kryptonite'ın etkilerini bir şey kaldırırsa, Bu kaldırır. | Open Subtitles | إذا كان أي شيء يمكن عكس تأثير كريبتونيت الاحمر على أختك ينبغي لهذا أن بفعل ذلك |
Bu havayı biraz temizler. | Open Subtitles | ينبغي لهذا أن ينعشنا ولو قليلاً |
Bu beni neden şaşırttı bilmiyorum. | Open Subtitles | حسناً , أنا ... , لا أعلم لماذا ينبغي لهذا أن يفاجئني |
- Dr. Bailey, Bu çocuğa bir sene önce organ nakli istenmeliydi. | Open Subtitles | (بايلي)، كان ينبغي لهذا الطفل أن يكون على قائمة الزرع منذ عام |
Bu kısım alışıldık olmalı. | Open Subtitles | ينبغي لهذا الأمر أن يكون مألوفاً |
Bu yüzden size kendi ülkenizde ameliyat olmasının daha iyi... | Open Subtitles | أكثر ترتاح أن ينبغي لهذا وربما أن يمكنه حيث بلدك, إلى نقله بفكرة ... |
Bu işler için fazla iyi kalpliler. | Open Subtitles | إنهما طيبان أكثر مما ينبغي لهذا |
Bu seni ısıtır. | Open Subtitles | ينبغي لهذا أن يشعركِ بالدفئ |
Ağrının birazını Bu şekilde alabiliriz. | Open Subtitles | ينبغي لهذا أن يزيل بعض الألم |
Bu seni rahatlatır. | Open Subtitles | ينبغي لهذا أن يجعلك تسترخين |
- Bu olay olmamalıydı. | Open Subtitles | -لا ينبغي لهذا أن يحدث |
Bu hepsini perçinlemeli. | Open Subtitles | -لذا ينبغي لهذا أن يحسم الأمر |
Bu ona iyi gelecektir... | Open Subtitles | حسناً، ينبغي لهذا أن... |
Bu gerçek olamaz! | Open Subtitles | -لا ينبغي لهذا أن يحدث |
Bu... | Open Subtitles | ...ينبغي لهذا - ...كنتِ - |