Selam tatlım. Tanrım bardaktan boşanırcasına yağıyor. | Open Subtitles | مرحباً يا عزيزتي, المطر ينهمر بغزارة في الخارج, أليس كذلك؟ |
-Ama, yağmur yağıyor. | Open Subtitles | بربك، فالمطر ينهمر |
-Ama, yağmur yağıyor. | Open Subtitles | بربك، فالمطر ينهمر |
24 saat aralıksız yağan kar Britanya adaları ve kuzey Avrupa 'yı etkisi altına aldı. | Open Subtitles | لا يزال الثلج ينهمر على إنجلترا منذ 24 ساعة و على شمال أوروبا و لا توجد أى دلائل على تحسن الجو |
Suratına yağan tükürükleri hissediyor musun kurtçuk? | Open Subtitles | -البعض يتعامل بقبضة من حديد" .." -أتشعرين بالبصاق ينهمر .. |
Sen de onun hedefi olmadan gazabını yatıştırayım diye! | Open Subtitles | لتهدئ عاصفة غضبه عليك كي لا ينهمر عليك! |
yağmur yağıyordu ve bilirsin işte, bu sadece o zaman komik olur. | Open Subtitles | ورجلاي كالآعمدة والمطر ينهمر ,و--- أتعلمين أن هذا هو الوقت الحيد المسلي |
Çok yağıyor. | Open Subtitles | لكن المطر ينهمر |
Yağmur o kadar şiddetli yağıyor ki, Donner açıkta mı göremedim... | Open Subtitles | المطر كان ينهمر بشدة ولم أنتبه أن (دونر) كان مراقب |
Ekranda beliriyorsun, yağmur yağıyor. | Open Subtitles | أنت على الشاشة، المطر ينهمر |
Çok fazla yağmur yağıyor. | Open Subtitles | ان المطر ينهمر بقوة .. |
- Çıkamam, şiddetli yağıyor. | Open Subtitles | لن أخرج, المطر ينهمر |
- Buraya hiş dolu yağıyor mu? | Open Subtitles | ـ ألا ينهمر المطر هنا قط؟ |
Sanki yağmur yağıyor! | Open Subtitles | -كأن المطر ينهمر |
Sen de onun hedefi olmadan gazabını yatıştırayım diye! | Open Subtitles | لتهدئ عاصفة غضبه عليك كي لا ينهمر عليك! |
Polis ışıkları suratıma yansıyor, ve yağmur yağıyordu. | Open Subtitles | والشرطة تسلط الضوء على وجهي والمطر ينهمر |