Yani, birilerinin Baxendale'i öldürmeye niyetli olduğundan nasıl emin olabiliriz. | Open Subtitles | أعنى ,كيف لنا ان نتأكد ان هناك من كان ينوى قتل باكسيندال ؟ |
Piskoposun karşısına çıkıp onu atalarının kılıcıyla öldürmeye niyetli. | Open Subtitles | إنه ينوى مجابهة الأسقف، كى يقتله بسيف أسلافه. |
Acaba Netherfield'da uzun süre mi kalmayı planlıyor? | Open Subtitles | هل تعلمين؟ ـ هل ينوى البقاء طويلا فى نيذرفيلد؟ |
İki, düşman Bangkok'dan Rangoon'a askeri birlikler ve önemli kişiler taşıyacak bir tren ile tren hattını açmayı planlıyor. | Open Subtitles | ... ثانياً : العدو ينوى فتح خط السكة الحديدية مع مرور قطار خاص ... من بانكوك إلى رانجون |
Peki ama Lord Suffolk halka eve dönmeleri için ne gibi koşullar sunma niyetinde? | Open Subtitles | وما الشروط التى ينوى اللورد سوفوك أن يقدمها للعامه من أجل أن يذهبوا لبيوتهم؟ |
Bunlar yeterli. Ne yapmak niyetinde olduğunu çözmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | سيكون هذا جيداً، أحاول معرفة ما ينوى فعله |
Ama kötü şeyler peşinde! | Open Subtitles | . ولكنه ينوى فعل شيئاً ليس جيداً |
Hepimizi öldürmeye niyetleniyor. | Open Subtitles | إنه ينوى قتلنا جميعاً _. من ؟ _ |
Ve Krystovski resim çekmeye niyetli bile değilmiş, ama elleri makinenin üzerindeymiş, yere o kadar hızlı çarpmış ki makine çekmiş. | Open Subtitles | و * كروستوفسكى * لم يكن ينوى إلتقاط صوره فى هذه اللحظه لكن يده كانت على الكاميرا و صدم الأرض بشده فنزعت يده |
Şüphelinin kaçmaya niyetli olduğu yönünde bilgi aldık. | Open Subtitles | أُعلمنا أن المشتبه به ينوى الهروب |
Dünya, Wayne Palmer'ın karşı koymaya niyetli olmadığını görünce düşmanlarımız cesaretlenecektir. | Open Subtitles | عندما يرى العالم أن (وين بالمر) لا ينوى رد القتال, سيتشجع أعدائنا هذه الهجمات الأخيرة ستكون مجرد البداية |
Ayrıca, Tom, onun sonsuza kadar bu saldırıları durdurmaya niyetli olduğu konusunda en ufak bir inancım bile yok. | Open Subtitles | ولا أصدق للحظة واحدة يا (توم) أنه ينوى... التوقف عن هذه الهجمات. ليس بشكل دائم. |
Charles... Kongre'yi havaya uçurmayı planlıyor. | Open Subtitles | تشارلز انة ينوى ان يفجر الكونجريس |
Erkek kahramanın ve kadın kahramanın birlikte olmasını planlıyor. | Open Subtitles | ينوى جمع البطل والبطلة معا |
Kujo, virüsü nasıl dağıtmayı planlıyor? | Open Subtitles | كيف ينوى كوجو نشر الفيروس؟ |
Chuck şatoda evlenme teklif etmeyi planlıyor. | Open Subtitles | تشك" ينوى طلب الزواج فى القصر" |
Onu Hever'de iyi ağırlıyorlar. Orada daha çok kalmak niyetinde. | Open Subtitles | الترفيه فى (هيفر) يروقه وانه ينوى البقاء. |
Ona, Bay Edward Wilson'ın burada olduğunu ve bizimle ne tür bir alış-veriş yapmak niyetinde olduğunu öğrenmek istediğini söyle. | Open Subtitles | أخبره أن السيد (إدوارد ويلسون) هنا ويريد أن يعرف ما الذى ينوى أن يمدنا به كمقابل |
- Şimdi onu bizden çalmak niyetinde. | Open Subtitles | - الآن ينوى أن يأخذها بعيدا ً . |
Neyin peşinde olduğunu gayet iyi biliyorum. | Open Subtitles | . أعرف بالضبط ما الذى ينوى فعله |
Neyin peşinde bu Peder Barry? | Open Subtitles | ماذا ينوى الاب بارى ان يفعل؟ |
Sanırım Nottingham'da kralı öldürmeye niyetleniyor. | Open Subtitles | . (أعتقد أنه ينوى قتل الملك في (نوتينغهام |