ويكيبيديا

    "يهتز" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • titriyor
        
    • sallanıyor
        
    • titreşiyor
        
    • titreyen
        
    • sallanalım
        
    • titriyordu
        
    • sallanmaya
        
    • titrer
        
    • sallanan
        
    • titreşimi
        
    • sallanmaz
        
    • titretirim
        
    • titremiyor
        
    • hemde
        
    • titreşir
        
    - Yatak o kadar titriyor ki artık bana ihtiyaç kalmadı. Open Subtitles أصبح السرير يهتز لدرجة لا تدعو لتواجدي به
    Her şey zaten kendi doğal frekansında titriyor. Open Subtitles كل شيء يهتز بالفعل يهتز بتردده الخاص الطبيعي
    Şimdiden bilseniz iyi olur; kamyon geçerken biraz sallanıyor. Open Subtitles والآن أحبُّ أن أخبركِ، بأنه عندما تمرّ الشاحنات فإن كل شيء يهتز.
    Ofis için yeni bir yer bulmalıyız. Ne zaman bir kamyon geçse, ...tüm bina sallanıyor ! Open Subtitles يجب علينا ايجاد مكتب آخر عندما تمر شحنة كل المبنى يهتز
    Her Dünya uzayda aynı yeri kaplıyor ancak hepsi farklı hızlarda titreşiyor. Open Subtitles تحتوي كل منها على الخاص بها كوكب الأرض. كل الأرض تحتل نفس الموقع في الفضاء لكن يهتز بسرعة مختلفة.
    Dört ayak üzerinde, şu titreyen şeyle tozu havalandır. Open Subtitles تجلس على ساقيك وذراعيك وذلك الشيء يهتز مصدراً نشارة الخشب.
    Sana göstereceğim, hadi sallanalım Open Subtitles "سأعمل على إظهاره سأجعله يهتز.. هيا"
    O gecenin kalanında uyumadı ve sonraki sabah hala titriyordu. Open Subtitles فقط هو لم يكمل بقية ذلك الليله و في الصباح هو كن يهتز مريضاً
    Her şey zaten kendi doğal frekansında titriyor. Open Subtitles كل شيء يهتز بالفعل يهتز بتردده الخاص الطبيعي
    Bardak titriyor. Kahvemin titremesini istemiyorum! Open Subtitles و الكوب يهتز أنا لا أريد أن تهتز قهوتي
    Yatak odamda bir bardak su var ve Jurassic Park gibi titriyor. Open Subtitles هناك كأس من الماء في غرفة نومي يهتز بقوة مثل (جراسك بارك)
    Hayatım, şunu tutar mısın? Telefonum titriyor da. Open Subtitles عزيزتي هلا أمسكتِ هذا , هاتفي يهتز
    "sallanıyor, çatırdıyor, ürperiyor aşağı doğru gelirken devriliyor" Open Subtitles فرع الشجرة بدأ يهتز وينشـق ويرتعـد وسقط على الأرض
    Tren çok hızlı sallanıyor Open Subtitles بهذه السرعة، عندما يهتز القطار، سوف تنفتح
    Herşey sallanıyor! Araba sallanıyor! Open Subtitles كل شىء يهتز حولنا السيارة تهتز
    Bütün bu güç ses ve ısı olarak harcanıyor olsaydı, buranın tamamı titreşiyor olurdu. Open Subtitles لو أن كل هذه الطاقة ضاعت ,في صورة صوت وحرارة لأصبح المكان كله يهتز
    Farkı farketmezdiniz bile çünkü, kristal çok fazla titreşiyor. Open Subtitles لن تلاحظ حتى الفرق لأن الكريستال يهتز كثيرا
    Cebinde titreyen bir şey var, ve umarım ki O cep telefonundur. Open Subtitles هناك شئ يهتز بجيبك و أتمنى أن يكون هاتفك
    Sana göstereceğim, hadi sallanalım Open Subtitles "سأعمل على إظهاره سأجعله يهتز.. هيا"
    Yedi yıl kadar önce bir gün, patates ekiyordum. Mayıs'ın ilk haftasıydı. New England'da oldu bu, elma ağacı çiçeklenmişti ve titriyordu. Üzerimde beyaz bulutlar. TED وكان هناك يوم واحد قبل نحو سبع سنوات ، وكنت أزرع البطاطا. وكان الأسبوع الأول من أيار / مايو. كانت تلك نيو إنجلند، حيث شجر التفاح يهتز مع الأزهار وكانت هناك بعض الغيوم البيضاء فوق.
    Sandalye ileri geri sallanmaya devam ediyor. Open Subtitles يظل الكرسي يهتز إلى الامام والخـلف
    Titrek ayakları dengeyi sağlamaya çalışır, dört ayak üzerinde durana kadar titrer. Open Subtitles تلك الساقان المُرتجفتان اللتان تُحاولان تحقيق التوازن، يهتز حتى يجد نفسه على أربع.
    "Güldüğü zaman jöle kasesi gibi sallanan sevimli göbeğiyle." Open Subtitles "ولك بطن صغير يهتز عند الضحك مثل طبق الجيلى "
    Bağırmadıkları sürece camlar ses için gereken titreşimi sağlamaz. Open Subtitles ما لم يكونوا يصرخون الزجاج لن يهتز بما فيه الكفاية لكي نسمع الصوت
    Göbek, jöle olmalı çünkü marmelat böyle sallanmaz. Open Subtitles ‏‏‏لا بدّ أن البطن من هلام،‏ ‏‏لأن المربى لا يهتز هكذا‏‏ ‏‏‏
    Senin için buradaki her koltugu titretirim. Open Subtitles لأجلك.. أستطيع جعل أي كرسي يهتز.
    Ve başka bir şey daha bu odadaki yatak titremiyor ve bunun için de bir geri ödemeye ihtiyacım olacak. Open Subtitles والشيء الآخر أن ذلك السرير في هذه الغرفة لا يهتز لذا أحتاج لإعادة مبلغ على ذلك أيضاً
    Peki aynı anda hem titreşmesi hemde titreşmemesi ne anlama geliyor? TED ولكن ماذا يعني أن يهتز الجسيم .. ولا يهتز في وقت واحد
    İlk sıradaki ikincil ses, temel frekansta iki kez titreşir. TED يهتز الجزئي الأول بضعف وتيرة التردد الأساسي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد