sorun yok, bırak çalsın. | Open Subtitles | ولكن لا يوجد مشكله , دعيه يرن. |
sorun yok. -Her şey kontrolümüz altındaydı. | Open Subtitles | لا يوجد مشكله - الامر برمته تحت السيطره - |
Evet sorun yok | Open Subtitles | أكيد لا يوجد مشكله , شكرآ |
Eğer sorduğun şeyi yapmış olsaydın bir sorun çıkmayacak, ve her şey yolunda olacaktı. | Open Subtitles | إذا كنت فعلت ما يطلب منك فلن يوجد مشكله. وسيكون كل شىء على ما يرام. |
Jesssica, pardon ama dünkü çocuk değilim ben ama o bana arabada bir sorun olmadığına dair yemin etti. | Open Subtitles | جيسيكا، أنا آسف لم أولد امس ولكنه أقسم لي أنه لا يوجد مشكله في تلك السيارة وأنا صدقته |
Yasuko Anonim Şirketi ortada sorun olmadığını varsaymayı tercih ediyor. Aynı 13. kat diye bir şeyin olmadığını varsaymaları gibi. | Open Subtitles | سياسة المؤسسة تفضل أن تزعم أن لا يوجد مشكله كما لو أنهم يزعمون أنه لا توجد أرضيه وسخه |
Yasuko Anonim Şirketi ortada sorun olmadığını varsaymayı tercih ediyor. Aynı 13. kat diye bir şeyin olmadığını varsaymaları gibi. | Open Subtitles | سياسة المؤسسه تفضل أن تزعم أن لا يوجد مشكله كما لو أنهم يزعمون أنه لا توجد أرضيه وسخه |
Hayır, sorun yok. | Open Subtitles | لا . لا يوجد مشكله |
- sorun yok. - Hadi çalışmaya devam. | Open Subtitles | لا يوجد مشكله - لنستمر فى العمل - |
Kapının arkasında sorun yok. | Open Subtitles | لا يوجد مشكله بالخلف هناك _. |
- Hiçbir sorun yok. | Open Subtitles | - لا يوجد مشكله - |
Sadece bir sorun var. | Open Subtitles | يوجد مشكله واحده |
Sence bu bir sorun mu? | Open Subtitles | هل يوجد مشكله فى هذا ؟ |