günün birinde benden emir alacağını söylerdi. | Open Subtitles | هو دائماً كَانَ يَقُولُ بأنّ يومَ واحد هو سَيَأْخذُ الطلباتَ منّي. |
Umarım günün birinde, beni bağışlayabilir. | Open Subtitles | أَتمنّى يومَ واحد الذي هي يُمْكِنُ أَنْ تعلّمْ الغُفْران لي. |
Çünkü günün birinde onları açtığım zaman kız kardeşimin orada olacağını düşünürdüm. | Open Subtitles | لأن l فكّرَ يومَ واحد عندما l فَتحَهم أختَي سَتَكُونُ هناك. |
günün birinde bunu yüzüme vuracağını biliyordum. | Open Subtitles | عَرفتُ يومَ واحد أنت تَرْمي ذلك الظهرِ في وجهِي! |