Ama eğer gerçekten yapmak istiyorsanız Pazartesi günü beni arayın ve konuşalım. | Open Subtitles | لكن إذا كنت حقا مهتما بهذا حادثنى يوم الأثنين و سوف نتحدث |
Pazartesi günü güvenlik raporunda o morarmış gözü nasıl açıklayacaksın? | Open Subtitles | كيف ستفسّر تلك العين السوداء في ملخّص الأمان يوم الأثنين |
Pazartesi günü bir cinayet işlemek çok ciddi bir hata. | Open Subtitles | لكى ترتكب جريمة فى يوم الأثنين هذه غلطة رهيبة جدا |
Pazartesiye kadar mahkemeye çıkartılmayacak, o zamana kadar emniyette olur, tamam mı? | Open Subtitles | لن يتم إستدعاءه حتى يوم الأثنين حسناً، أسيكون بأمان حتى ذلك الحين؟ |
Eğer Pazartesiye kadar kirayı ödemezsek bizi dışarı atacak. | Open Subtitles | لو لم ندفع الأيجار حتى يوم الأثنين, فسيقوم بطردنا |
Üç gün içerisinde bir senaryo istiyorum. Pazartesiden itibaren bir haftada çekeceğiz. | Open Subtitles | أريد سيناريو خلال 3 أيام سنبدأ بالتصوير بعد أسبوع من يوم الأثنين |
Kız seni sorup durdu. - Pazartesi dersim var. | Open Subtitles | لقد طلبتك مرات عديدة - لدي دروس بالجامعة يوم الأثنين - |
Açılış Pazartesi günü. | Open Subtitles | يوم الأثنين لدينا مناسبة رأس السنة البنغالي |
Pazartesi günü... müvekkilim polis tarafından alınarak... silahlı soygun zanlısı olarak sorguya çekildi. | Open Subtitles | يوم الأثنين تم القبض على موكلى بواسطة الشرطة للإشتباه فى سطو مسلح |
Duruşma, 2 Şubat Pazartesi günü, saat sabah 10'da yapılacaktır. | Open Subtitles | وستعقد هذه المحاكمة يوم الأثنين الموافق 2 فبراير في العاشرة صباحاً |
Bu takım Pazartesi günü yarı fiyatına olacak. | Open Subtitles | سيصل سعر هذه البذلة إلى النصف بدءاً من يوم الأثنين |
Ayın 18'i olan Pazartesi günü sizi ve ailenizi ziyaret etme şerefine ermek niyetindeyim." | Open Subtitles | وأجهز نفسى بسعادة لقياك وأسرتك يوم الأثنين الموافق 18 |
Pazartesi günü yaratıcı yazarlık konusunda iki haftalık bir alıştırmaya başlayacağız, ama bu, okumaları bırakacağımız anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | في يوم الأثنين, نحن سنبدأ بأسبوعين من التمارين في الكتابة المبدعة لكن ذلك لا يعني أن نوقف القراءة |
Pazartesi günü ona iletilmek üzere bir şeyler hazırlayabilirsen, harika olur. | Open Subtitles | سيكون من الرائع إن كان بإمكانك جمع السيناريو واحضاره بحلول يوم الأثنين |
Şimdi Pazartesiye kadar bir buçuk gün dinlenebilirsin. | Open Subtitles | الأن لديك استراحة يوم ونصف حتى يوم الأثنين |
Kitabı Pazartesiye tamamlamamı istiyorlar. Yoksa peşinatı iade etmem isteniyor. | Open Subtitles | يريدونى انا انهى الكتب بحلول يوم الأثنين او انهم سوف يستردون المقدم |
Kitabı Pazartesiye tamamlamamı istiyorlar. Yoksa peşinatı iade etmem isteniyor. | Open Subtitles | يريدونى انا انهى الكتب بحلول يوم الأثنين او انهم سوف يستردون المقدم |
Karısına küllerini Pazartesiye kadar vereceğimizi söyledik. | Open Subtitles | أخبرنا زوجته أننا سنرجع رفاته يوم الأثنين |
Ama Pazartesiden önce nasıl düzeltebiliriz ki? | Open Subtitles | لكن كيف علينا أن نصلح الأشياء قبل يوم الأثنين ؟ |
- Pazartesi olsun. | Open Subtitles | - دعنا نَجْعلُه في وقت مبكّر من يوم الأثنين. |
Randevunu Pazartesi gününe aldırdım. | Open Subtitles | .كنت قادرة على إعادة جدولة التزامنا يوم الأثنين |
-Ah, ja. Pazartesileri Schultz Anne Viyana Şnitzel'i pişirir. | Open Subtitles | يوم الأثنين هو الطبخ وهو أهم يوم للأكل |
Pazar saat 11:00 da 29. metropolde olacağımı söyle. | Open Subtitles | في تمام الساعة 11 صباحاً .من يوم الأثنين التاسع والعشرون |
Bir hayvan derneğini aradım ve onu Pazartesi gelip alacaklar. | Open Subtitles | إتصلت تواً بإنقاذ الحيوانات وسيأتون لأخذها يوم الأثنين |
Armağan bu. Pazartesi günü eşyalarını koyman için. | Open Subtitles | أعتقدت أنك ستحتاجه لكي تنظف مكتبك خلال يوم الأثنين |