"يُحتمل" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Dayanılmaz
• mümkün
• çekilmez
• muhtemel
• muhtemelen
• ihtimalle
• katlanamıyormuş

Uykusuzluk Dayanılmaz olmuştu ve iki gün sonra hakikaten uykusuz kalarak bütün geceyi bodrum katındaki banyonun zemininde geçirdim.
الأرق لم يعد يُحتمل وبعد يومين من عدم النوم فعلياً، قضيت ليلة كاملة على أرضية حمام الطابق السفلي.

Dayanılmaz derecede romantik, aşırı şekilde narsist sadece diğer ergenlerin katlanabildiği bir durumdaydı.
رومانسى بشكل لا يُحتمل ونرجسى للغاية ولا يحتمله إلا المراهقين أمثاله فقط

Bilinç kaybının kimsede kalıcı beyin hasarı bırakmış olması mümkün mü?
هل يُحتمل أنّ فقدان الوعي سبّب إصابةً دائمة لدماغ أيّ أحد؟

Şimdi senle olunca sana bu kadar yakın olunca çekilmez oluyor.
والآن وقد صرت إلى جواركِ، والآن وقد صرت بهذا القرب، فالأمر لا يُحتمل.

Yeni kurbanıyla şu anda dışarıda konuşuyor olması muhtemel.
يُحتمل أن يكون بالخارج الآن يتعقب ضحيته التالية

muhtemelen halen çok uzaktalar. Ancak bu iyiye işaret. Güzel.
لذا مازال يُحتمل أن يكونو بعيدين، لكنها إشارة جيدة، هذا حسن

Büyük ihtimalle düşük seviye bir kötülük yandaşıdır.
ومالذي يُحتمل أن يكونه؟ شيطان ذو مستوى أدنى، كصانع الفوضى؟

Özellikle de kocamın ruh hâli Dayanılmaz hâle geldiği için.
ليس فقط لأن مزاج زوجي بات لا يُحتمل.

Orası Dayanılmaz derecede karanlık, sıcak ve sıkışık.
المكان مظلم بما لا يُحتمل وحار وضيق.

- Dayanılmaz hale gelirse... - Yine mi soru soracaksın?
لو أصبح القناع لا يُحتمل - مرة أخرى؟

Dayanılmaz.
إنه لا يُحتمل

Dayanılmaz!
لا يُحتمل.

Müfettiş bu mümkün mü... Gerçek katil, üçüncü kişi,
هل يُحتمل أيها المحقق أن القاتل الحقيقى ,الشخص الثالث,

Senden başka birini önemsemen mümkün mü?
هل يُحتمل أن تكون مهتم بأحد آخر بخلافك ؟

Ona kaçıyor değil de benden kaçıyor olman mümkün mü?
يُحتمل أنّكِ لا تهربين إليه وإنّما تهربين منّي

Son zamanlarda çekilmez oldu. Adam, tekerlekli sandalyeye mahkum oldu.
كان لا يُحتمل مؤخراً - الرجل يعيش حياته على كرسيّ معوقين -

Bu çekilmez olurdu.
لكان سيكون أمراً لا يُحتمل.

muhtemel bir arabayla çarpıp kaçma olayında astsubay ölmüş.
ضابط صف قُتل في ما يُحتمل أن يكون عملية صدم و هرب

İkimizin de aynı zamanda yeteneğimizi kaybetmemiz gerçekten muhtemel mi?
ألا يُحتمل بأننا فقدنا هبتنا معاً؟

Cuma günü muhtemelen İzlanda'ya varmış olur.
اتجهت شمالا يُحتمل أن تكون في أيسلندا بحلول يوم الجمعة

Hastalanan her insan muhtemelen kaç kişiye hastalık bulaştırabilir?
لكل شخص يمرض، كم شخص يُحتمل اصابته بالعدوى؟

Böcek bu asidi büyük ihtimalle karıncalardan almıştı.
يُحتمل وأن الخُنفس قد جمع الحامض من النمل.

Hem, karım diyor ki... seni, yağlı derinin üzerinde kirli çamaşırlarla düşünmeye katlanamıyormuş.
... كما أن زوجتي تقول ... مجرد التفكير بأنك وحيداً لا يُحتمل