ويكيبيديا

    "يُخاطر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • riske
        
    • risk
        
    • riskini
        
    • riski
        
    • riskine
        
    • sana nerede olduğunu
        
    Olmayacağını bildiği bir şey için çok şeyi riske atıyor. Open Subtitles إنه يُخاطر بالكثير لشيء يعرف أنهُ لن يحدث.
    Kardeşiniz için hayatını riske atıyor. Open Subtitles يُخاطر بحياته من أجل أخيكم الصغير وعلى هذا
    Bir petrolcü iflas ediyor bile olsa neden bu kadar risk alsın? Open Subtitles وِلمَ رجل لديه شركة نفط ، يُخاطر بنفسه ، حتى لو كان مُفلساً ؟
    Hayatını risk hesaplarıyla kazanan bir adam tabii ki o risklerin çoğunu da alır. Open Subtitles لرجل يُخاطر من أجل لقمة العيش، يبدو بالتأكيد أنّه يأخذ الكثير منه.
    Muhtemelen komşuların 2. silah sesini duymaları riskini alamadı. Open Subtitles لربّما لمْ يرد أن يُخاطر بسماع الجيران الطلقة الثانية،
    Yakalanma riski varken bunu göze alamaz. Open Subtitles لن يُخاطر بالقبض عليه بمثل ذلك الراتب.
    Tim bütün bu şeylere sahip oldu - sırf Molly'den kurtulmak için niçin onları kaybetme riskine girsin? Open Subtitles تيم, ولديه كل هذا, فلماذا يُخاطر بفقده لمجرد ان يتخلص من مولى ؟
    Burada insanlar birçok sanayi dalı açısından hayati önem taşıyan madenler için hayatlarını riske atarlar. Open Subtitles هنا , يُخاطر الناس بحياتهم مِن أجل معدن ٍ أساسي لمصانع مُهمة عديدة
    Niçin öyle bir yerde bütün ününü, güvenliğini, yasadışı testler için riske etsin ki? Open Subtitles لمَ يُخاطر بسمعته وسلامته لإجراء إختبارات غير قانونيّة في فندق رخيص؟
    Üçümüzün de hayatını riske atması mantıklı değil. Open Subtitles ليس من المنطق أن يُخاطر ثلاثتنا بحياتهم بالخارج هناك.
    Çok özel bir insan deniz kabukları için hayatını riske atar. Open Subtitles نوع مُميّز من الرجال الذي يُخاطر بحياته في هذا الطقس للقليل من السرطانيّات.
    Başkan, açık bir dille yeni bir gözetim programıyla riske girmeyeceğini belirtti. Ben de. Open Subtitles لقد أوضح الرئيس تماما أنّه لن يُخاطر بنفسه ببرنامج مُراقبة آخر، ولا أنا أيضا.
    Bir çeşit aygıt ya da her neyse riske girmeyeceği bir yerde olmalı. Open Subtitles هذا أو نوعًا من الأجهَزة، على أيّة حال، شيء لا يُخاطر بأن يأخذُه معه بكل مَكان.
    Boynuna bıçak dayanarak zorlanmadıkça asla risk almaz. Open Subtitles هو لن يُخاطر مالم يُجبر بسكين على رقبته.
    İlginç Frank işte. Hep risk alır. Open Subtitles قدًمه فرانك لكِ دائما يُخاطر
    Halbridge kurye kullanarak çok büyük bir risk almış. Open Subtitles (هالبريدج) يُخاطر كثيرًا بإستخدامه لرسول
    Herhangi bir insanın sonuçsuz ödip kompleksi olan ikinci sınıf bir mühendis ile ilgili sorular sormak için bir federal çalışan taklidi yapıp da ceza riskini göze alacağını sanmıyorum. Open Subtitles أشك بأي أحد أن يُخاطر بالعقوبات الصارمة لتقليد شخصية ضابط فيدرالي فقط ليسأل أسئلة عن مهندس بسيط
    Avcilarimiz tarafindan goturulmektense kendi canini almis ve cocuklarinin yasama riskini almis. Open Subtitles ولكنه فضّل الانتحار على أن يأخذه باحثونا وان يُخاطر بحياة أولاده
    Bunu yapan kimse, onların fark edilmesi riskini göze alamaz. Open Subtitles و أياً كان من وضعها فهو لن يُخاطر بخطر العثور عليها
    Hiçbirimizin kendini tekrar etme riski yok. Open Subtitles كلانا لا يُخاطر بتكرار نفسه
    Bu riski almasına izin veremeyiz. Open Subtitles لا يمكن أن ندعه يُخاطر
    Eger benim kardesim Hasaan ise, neden böyle bir saldiri riskine girsin? Open Subtitles إذا كان أخي هو " حسن " ، لماذا قد يُخاطر بهجوم مثل هذا ؟
    Smith tüm bu dökülen yırtık alçı panellerin içine saklama riskine girmez. Open Subtitles لن يُخاطر (سميث) بتخبأتها هناك مع تمزّق جميع ألواح الجصي
    Hadi, sana nerede olduğunu söyleyeceğim. Chris'in hapse girmesini istiyorum. Open Subtitles . لن يُخاطر بإمكانية دخوله السجن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد